Türkiye, ilk kez Amerika liderliğindeki Uluslararası Koalisyon ile birlikte Suriye’deki IŞİD hedeflerini vurdu. Türk Hava Kuvvetleri uçaklarının IŞİD’e karşı ortak operasyona katıldığını duyuran Dışişleri Bakanlığı, ‘terörle mücadelenin Türkiye’nin öncelikli bir ulusal güvenlik konusu’ olduğunu vurguladı.
Türk Hava Kuvvetleri, 28 Ağustos cuma akşamı IŞİD’le mücadele için oluşturulan Uluslararası Koalisyon’la birlikte Suriye’deki IŞİD hedeflerine yönelik operasyona katıldı. Türkiye, IŞİD'le mücadele konusundaki mevcut işbirliğinin daha da derinleştirilmesi amacıyla Amerika’yla uzun süren görüşmeler yürütmüş ve bunun sonunda 24 Ağustos’ta Özgün Kararlılık Harekatı çerçevesindeki hava harekatında yer almasını mümkün kılan teknik belgeyi imzalamıştı.
Dışişleri Bakanlığı: ‘Mücadelemiz kararlılıkla devam edecek’
Bugün yaptığı açıklamada imzalanan belgeye atıfta bulunan Dışişleri Bakanlığı, “Savaş uçaklarımız, bu çerçevede, Koalisyon'a ait savaş uçaklarıyla birlikte, Suriye'de belirlenen ülkemiz güvenliğine de tehdit oluşturan DEAŞ hedeflerine karşı dün akşamdan itibaren ortak hava harekatı gerçekleştirmeye başlamıştır. Terör örgütleriyle mücadele, Türkiye bakımından öncelikli bir ulusal güvenlik konusudur. Bu mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir” dedi.
Hükümetin IŞİD’i 2013 yılından bu yana terör örgütleri listesine aldığı hatırlatan bakanlık, Türkiye’nin bu örgütten kaynaklanan terör tehdidinin bertaraf edilmesine yönelik çabalara aktif desteğini ulusal düzeyde ve Uluslararası Koalisyon bünyesinde kararlılıkla sürdüreceğinin altını çizdi.
Doç. Akça: ‘Hükümet bu operasyonla bulaştığı Suriye batağından çıkmaya çalışıyor’
Yıldız Teknik Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü’nden Doçent İsmet Akça, Adalet ve Kalkınma Partisi hükümetinin IŞİD politikasını bu operasyonla güncellediğini söyledi.
Amerika’nın Sesi’ne konuşan Akça, ‘Türkiye uzun süredir Amerika Birleşik Devletleri ve birçok müttefiki tarafından IŞİD’e karşı üzerini düşeni yapmamakla eleştiriliyordu. Ancak Türkiye İncirlik Üssü’nün IŞİD’e karşı kullanılmasına izin vererek IŞİD politikasında tam bir U dönüşünün işaretini vermişti. Biliyorsunuz Ankara, Esad rejiminin devrilmesi için Suriye’deki birçok selefi yapıya Suudi Arabistan ve Katar’la birlikte lojistik desteği ve kaynak desteği verdi. IŞİD sınırı kontrol edince onun üzerinde baskı kurmadı rahat bıraktı. Hatta YPG-YPJ Suriye’de güçlendikçe onu ezebilmek için bu batağa daha da bulaştı. Şimdi İncirlik’in kullanımı ve bu operasyonla bataktan çıkmaya çalışıyor” dedi.
Armağan Dilek: ‘Hükümet IŞİD terörünü Türkiye’ye davet ediyor’
21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü’nden Cahit Armağan Dilek ise Türkiye’nin IŞİD’e karşı operasyona katılmasının IŞİD’in Türkiye’ye yönelik saldırılarıyla sonuçlanabileceğinden endişeli.
Dilek, 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü internet sitesi için kaleme aldığı makalesinde, “Suriye krizinin başlangıcından bu yana sınır güvenliğindeki zafiyetler ve hükümetin gerekli tedbirleri almamasıyla IŞİD’in de Türkiye’de saldırılar yapacak şekilde tertip aldığı bilinmektedir. İşte bunları ortaya çıkarmadan önleyici operasyonlar yapıp IŞİD’li teröristleri etkisiz hale getirmeden Suriye’de IŞİD’e yönelik operasyonlar yapmak kabul edilebilecek hareket tarzı değildir. Bu IŞİD terörünü bile bile Türkiye’ye davet etmektir. Türkiye’nin intihara teşebbüsüdür” diye yazıyor.
