Erişilebilirlik

Türk silah endüstrisinin Ukrayna'nın desteklenmesindeki rolü artıyor


Türkiye’nin bir yandan Ukrayna’ya önemli bir silah tedarikçisi rolünü arttırırken, diğer yandan da Moskova ile ilişkileri dengelemeye çalıştığı görülüyor.
Türkiye’nin bir yandan Ukrayna’ya önemli bir silah tedarikçisi rolünü arttırırken, diğer yandan da Moskova ile ilişkileri dengelemeye çalıştığı görülüyor.

ABD'nin de yardımıyla mühimmat sıkıntısını çözmeye çalışan Ukrayna’ya silah tedarik eden Türkiye’nin bu konudaki rolü artıyor.

Bir Türk silah üreticisi Teksas eyaletinde yeni bir mühimmat fabrikası açmak için ABD ile işbirliği yaparken, bir başka Türk firması da Ukrayna'da insansız hava aracı fabrikası açmaya hazırlanıyor.

ABD’nin en yeni mühimmat fabrikası, Türk şirketi Repkon'un son teknoloji ürünü ekipmanlarını kullanıyor. Bu sayede şirket, ABD'deki mermi üretiminin üçte birini karşılayabilme potansiyeline sahip. VOA’ya konuşan analistlere göre, bu tedarik aynı zamanda Ukrayna'nın mevcut mühimmat eksiğini karşılamak için hayati önem taşıyor.

“Sadece Ukrayna için değil ABD için de hayati”

Washington’daki Demokrasileri Savunma Vakfı adlı düşünce kuruluşundan Türkiye uzmanı Sinan Ciddi, Türkiye'nin bu konuda attığı adımın dikkat çekici olduğunu, çünkü Türkiye’nin sadece tedarik ve üretim konusunda değil, aynı zamanda Ukraynalı ortağına sağladığı mühimmat miktarına bağlı olarak ABD için de hayati bir tedarik hattı olduğunu söylüyor.

ABD’nin Ankara Büyükelçisi Jeff Flake, yapılan işbirliğinin derinleşen bağların bir işareti olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rus mevkidaşı Vladimir Putin ile yakın ilişkisi, Ankara ile Washington arasında gerginliğe neden oluyor.

“Ukrayna’da fabrika kurmanın siyasi bir mesajı var”

Bir başka Türk şirketi Baykar'ın, Ukrayna'da bir askeri insansız hava aracı fabrikası kuruyor olması, analistlere göre Ankara'nın Kiev'e artan bağlılığının göstergesi.

VOA’ya konuşan savunma uzmanı Tayfun Özberk, savaş koşulları altında Ukrayna'da fabrika kurmanın riskine dikkat çekiyor ve bunun aynı zamanda siyasi bir mesajı olduğunu ancak Türkiye'nin Ukrayna-Rusya savaşındaki duruşunun değişmeyeceğini düşündüğünü söylüyor.

Analistler, Ukrayna'ya desteğin iki katına çıkmasının, Ankara'nın Moskova ve Batılı müttefikleriyle ilişkilerini dengeleme politikasını sınayacağı konusunda uyarıyor.

Bir diğer savunma uzmanı Sine Özkaraşahin, Türkiye'nin Rusya'ya yönelik politikasının “bölümlere ayrılma” olarak adlandırılabilecek bir politikaya dayandığını ifade ederek, bunun birçok konuda farklı düşünülebileceği ancak enerji gibi farklı alanlarda işbirliğine devam edilebileceği anlamına geldiğini anlatıyor.

“Türkiye, siyasi bir yelpazede her iki tarafa da oynuyor”

Analistler, Türkiye’nin savunma alanında Ukrayna'ya desteğini arttırırken, Rusya ile hayati bir ticaret ortağı olmaya devam ettiğine ve Moskova’ya yönelik birçok Batı yaptırımını uygulamayı reddettiğine dikkat çekiyor.

Sinan Ciddi, ABD’nin Türk şirketlerine Rusya’ya tedarik ettiği savunma ürünleri nedeniyle yaptırım uyguladığını anımsatarak, Türkiye’nin siyasi bir yelpazede her iki tarafa da oynadığını söylüyor. Ciddi, bu durumun ABD’yi zor durumda bıraktığına dikkat çekiyor.

Türkiye'nin bir yıl içinde iki yeni askeri jetini tanıtmasıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk savunma sanayinin artan öneminin altını çizdi. Bu rol, hem Batı hem de Rusya ile ilişkilerini dengelemeye devam eden Türkiye için daha fazla ikilem yaratıyor.

Forum

XS
SM
MD
LG