Türkiye’de iktidar ve muhalefet Suriye iç savaşının geldiği aşamada da birbirinden farklı düşünmeyi sürdürüyor.
Dün Cuma namazı çıkışında yaptığı açıklamada, “İdlib, Hama, Humus ve hedef tabii Şam. Muhaliflerin bu yürüyüşü devam ediyor. Temennimiz kazasız belasız bir şekilde Suriye'deki bu yürüyüş devam etsin” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün olduğu gibi partisinin Gaziantep İl Kongresi’nde bugün yaptığı konuşmada Şam yönetiminin Türkiye’nin uzattığı eli karşılıksız bıraktığını söyledi.
Cumhurbaşkanı, “Bizim hiçbir ülkenin bırakın toprağında çakıl taşında dahi gözümüz yoktur. Suriyeli kardeşlerimiz barışı herkesten fazla hak etmektedir. Türkiye'nin yegâne amacı da tüm kesimleriyle Suriye halkının refahı ve esenliğidir. Ama Şam rejimi Türkiye'nin uzattığı elin kıymetini bir türlü idrak edemedi. Ne manaya geldiğini anlayamadı” dedi.
Erdoğan: “Bölücü terör örgütünün selden kütük kapma hevesiyle hareket ettiğinin farkındayız”
Erdoğan konuşmada ad vermeden Suriye güçlerinin bıraktığı Deyr ez Zor’a yerleşen (Türkiye’nin PKK’nın Suriye kolu olarak tanımladığı YPG’nin ağırlıkta olduğu) SDG ile ABD ve Rusya’ya da mesajlar gönderdi.
Erdoğan, “Bölücü terör örgütünün selden kütük kapma hevesiyle hareket ettiğinin farkındayız. Milli güvenliğimizi tehlikeye atacak hamleye izin vermeyeceğimizin bilinmesini isterim. Sorumluluk sahibi tüm aktörlerin, uluslararası tüm kuruluşların Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumasına destek vermesi tüm bölgemiz için en hayırlı yol olacaktır. Kan dökerek sivillerin üzerine bomba yağdırarak hiçbir yere varılamayacağını son 13 yılda yaşananlar herkese göstermiştir. Suriye toprakları savaşa doymuştur, kana ve gözyaşına doymuştur” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’dan Özel’e tavsiye: “Şam rejiminin değil Türkiye'nin ana muhalefet partisisiniz, gelişmelere Ankara merkezli bakmanız beklenir”
Cumhurbaşkanı, partisinin TBMM Grubu’nda yaptığı konuşmada “Sayın Erdoğan'ı da uyarıyorum; lütfen geçmişten ders alın. Maceracılığı bırakın. Çökmüş Suriye politikanızın üzerinde yeni yıkıntılarla bir inşaat kurmaya çalışmayın” diyen CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i de eleştirdi.
Cumhurbaşkanı, “Eski yönetimin marazlı yaklaşımını CHP'nin yeni yönetiminin de aynen devam ettirmesi CHP adına utanç vericidir. Sayın Özel'in grup toplantısında hükümetimizin Suriye politikasıyla ilgili sarf ettiği sözlerinden anlaşılan Sayın Özel, iyice kızışan parti içi iktidar kavgasından başını kaldırıp dünyada ne olup bittiğini takip dahi edemiyor. Tıpkı devrik genel başkan gibi birilerinin eline tutuşturduğu kağıtları okuyarak saçma sapan iddiaları gündeme taşıyor. Kendisine tavsiyem şudur; siz Şam rejiminin değil Türkiye'nin ana muhalefet partisisiniz. Dolayısıyla gelişmelere Ankara merkezli bakmanız beklenir. Haleplilerin Türkiye'ye ve ay yıldızlı al bayrağımıza muhabbet duyması CHP'yi niçin rahatsız ediyor?” diye konuştu.
Özgür Özel: “Bir an önce Esat ile gerekli temaslar sağlanmalı, çatışma ortamı durdurulmalı”
Bugün AK Parti Genel Başkanı gibi bir başka Suriye sınır kenti Kilis’te bulunan CHP lideri Özgür Özel de hükümeti eleştirirken Beşar Esat’la ilişki kurulması çağrısını yineledi.
CHP Genel Başkanı, “Bu iktidar 2010'un başlarında efendim ‘Emevi Camii'ne gider namaz kılarız’ ne demek? Suriye'yi işgal ederiz demek. Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygı duymayan Kuvayi Milliye'ye benzettiği Özgür Suriye Ordusu’nun bir iç savaş körükleyip buraya milyonlarca Suriyelinin gelmesine de bu anlayış sebep oldu. Atatürk'ün vasiyetidir; Türkiye komşusunun toprak bütünlüğüne saygılı olmalı, bir karış toprağını vermeyen kimsenin toprağında gözü olmayan bir ülkedir. Bir an önce Esat ile gerekli temaslar sağlanmalı. Esat'ın ilan ettiği genel aftan Türkiye'dekiler haberdar edilmeli. Çatışma ortamı durdurulmalı, oralar abad edilip bu insanlar da memleketlerine dönmelidir” dedi.
Ali Babacan’dan hükümete “rejimi yıkma Esat’ı masaya çek” çağrısı
Haberler.com internet sitesinin sorularını yanıtlayan eski Dışişleri Bakanı ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Türkiye’nin Suriye konusunda ciddi bir yol ayrımında olduğunu dile getirdi.
Babacan, “Son bir haftadır olan gelişmeler Suriye rejimini nihayetinde masaya çekebilir. Burada amaç rejimi yıkmak mı, yoksa sıkıştırıp masaya oturtmak mı? Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin de vermesi gereken çok önemli bir karar bu. Yani yıkalım bu rejimi, sonrasına bakarız mı yoksa rejimi sıkıştırıp, masaya oturtup, nihai bir siyasi çözüm olmasını sağlamak mı? Umarım ki bu iki tercih arasında bizim hükümet yanlış yollara sapmaz. Türkiye, İran, Amerika, Rusya'nın bir masada oturup beraberce çalışması gerekiyor ama aynı zamanda Suriye içerisindeki farklı grupların, farklı yapıların da bu sürecin içerisine şöyle ya da böyle katılması gerekiyor” diye konuştu.
Fatih Erbakan: “Irak gibi Suriye’nin de bölünmesi arkasından Türkiye ve İran’ın bölünmesini getirir”
Muhalefetten benzer bir başka çıkış son yerel seçimlerde beklenmedik bir çıkış yaparak dikkatleri üzerine çeken Milli Görüş hareketinin en yeni siyasi oluşumu olan Yeniden Refah Partisi’nden (YRP) geldi.
YRP Genel Başkanı Fatih Erbakan, “Ankara, mutlaka siyasi inisiyatif almalı. Esad, İran ve muhaliflerle beraber bir orta yol bulunmalıdır. Daha fazla kan akmasının ve Suriye’nin bölünmesinin önüne geçilmelidir. Dürzi, İsmaili, Kürt, Türkmen, Nusayri, Ermeni, Arap ve diğer azınlıkları da kapsayan bir hükümet yapısı kurulmalıdır. İsrail ve ABD’nin planlarına karşı bir emniyet supabı olarak Esat'ın da içinde bulunacağı bu hükümet, Suriye'nin tamamını temsil eden bir nitelikle siyasi temsil niteliği kazanmalı. Irak gibi Suriye’nin de bölünmesi -Allah vermesin- arkasından Türkiye ve İran’ın bölünmesini getirir. Türkiye bu oyuna asla fırsat vermemelidir” dedi.
Forum