Kasım ayındaki İsrail seçimlerinde elde ettiği zaferin ardından başbakanlık koltuğuna oturması beklenen Benyamin Netanyahu'nun iktidara geri dönmesi ihtimali Türkiye-İsrail yakınlaşmasının geleceğiyle ilgili soruları da beraberinde getiriyor. Uzmanlar Netanyahu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki ilişkilerin dalgalı seyri konusunda uyarıda bulunuyor.
Benyamin Netanyahu'nun seçim zaferi ve seçilmiş Başbakan olarak atanması Türkiye-İsrail ilişkilerinde yakınlaşmanın olduğu bir dönemde geldi.
Ancak Netanyahu'nun önceki başbakanlık dönemlerinde o ve Erdoğan arasında yapılan karşılıklı hakaretler ilişkilerinin rutini haline gelmişti.
Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü'nden Gallia Lindenstrauss'a göre
bu iki lider arasında özelikle önceki normalleşme süreci 2018'de kriz noktasına geldikten sonra sözlü savaş hakim oldu.
Ancak uzman, her iki liderin de çok pragmatik olduklarına ve uzun süredir iktidarda olduklarına dikkat çekiyor.
Erdoğan hızla Netanyahu'yu arayarak seçim zaferini tebrik etti. Her iki taraf da bu konuşmanın samimi geçtiğini açıkladı.
İki liderin de İran'ın bölgede büyüyen etkisi ve nükleer programı konusunda kaygıları ortak. İran sorunu iki ülke için ortak bir zemin oluşturuyor.
Cumhurbaşkanlığı danışmanı Mesut Caşın ise İran'ın hem Türkiye hem de İsrail'le ilişkilerinin değiştiğini, bunun her iki tarafın da yararına olduğunu söyledi. İran'ın İsrail'in en büyük sorunlarından biri olduğunu belirten Caşın, özellikle nükleer silah konusuna Netanyahu tarafından şüpheyle yaklaşıldığını kaydetti.
Netanyahu'nun İran'a neredeyse nükleer bir güç gibi baktığını belirten Caşın, İran'ın nükleer bir güç olmasının Türkiye'nin hayati çıkarlarına da aykırı olduğunu söyledi ve bunun Ortadoğu'daki dengeleri alt üst edeceğine vurgu yaptı.
Ankara'nın öncelikleri değişti mi?
Netanyahu bazı uzmanların Filistin'e karşı sertlik yanlısı olarak değerlendirdikleri partilerin desteğine güveniyor. Ancak bu noktada Erdoğan'ın Filistinliler'e güçlü desteği dikkat çekiyor. Uzmanlar "Ankara'nın öncelikleri değişmiş olabilir mi?" sorusunu soruyor.
Brookings Enstitüsü'nden Aslı Aydıntaşbaş, Filistin konusunun önceden Türkiye ve İsrail arasında turnusol testi görevi gördüğünü söylüyor ancak Aydıntaşbaş'a göre bu dönem geride kalmış olabilir. Uzman, Türkiye'nin İsrail'in desteğine ihtiyacı olduğu ve İsrail'le stratejik bir ilişki geliştirdiği görüşünde.
Erdoğan'ın İsrail yaklaşımı daha geniş bölgesel yakınlaşma politikasının bir parçası. Uzmanlar bölge ülkelerinin liderlerinin Erdoğan'ın Filistin'e güçlü desteğinden rahatsızlık duyduklarını söylüyor.
Şimdilik Ankara'nın öncelikleri enerjiden savunmaya bir dizi alanda İsrail'le işbirliğine odaklanmak gibi görünüyor.
Türkiye'nin İsrail'le askeri işbirliği için istekli olduğunu belirten Caşın, Türkiye ve İsrail arasında çok iyi askeri anlaşmalar yapıldığını kaydetti.
İsrail ve Türk savunma sanayileri aynı pazarı paylaşıyor. Ancak uzmanlar olası her işbirliğine iki lider arasındaki çalkantılı geçmiş nedeniyle temkinli yaklaşılacağı görüşünde.