Türkiye’nin Avrupa Birliği sürecinde en önem verdiği konular arasında yer alan hatta bazen üyelik sürecinin bile önüne geçen vize muafiyeti konusunda kritik aşamaya gelindi. Türkiye’nin vatandaşlarına Avrupa Birliği’nden vize muafiyeti alabilmesi için yerine getirmekle yükümlü olduğu kriterler nedeniyle zamanı iyiden iyiye daraldı. Vize muafiyetinin Haziran sonunda devreye sokulabilmesi için Ankara, kendisinden beklenen 72 kriteri iki hafta içinde tamamlamak durumunda.
Şu ana kadar Avrupa Birliği Komisyonu’nun beklentilerini aşan düzeyde bir performans sergileyerek önemli ilerleme kaydeden Türkiye’nin kriterlerin tamamını iki hafta içinde yerine getirip-getirmeyeceği konusunda soru işaretleri tam olarak giderilebilmiş değil. Avrupa Birliği Komisyonu, Türkiye’nin kararlı olduğu görüşünde ve gelen sinyalleri olumlu olarak niteliyor. Türk yetkililer ise kriterleri yerinde getirme konusunda oldukça iddialı.
Bu konuda sıkça tartışılan konulardan birini Avrupa Birliği’nin krtierlerin karşılanması konusunda Türkiye’ye esneklik gösterip-göstermeyeceği oluşturuyor. Zaman zaman Avrupa Birliği’nin bu yönde bir adım atabileceğine yönelik bir algı oluşsa da Brüksel’in herhangi bir esneme, gevşetme ya da şartları kolaylaştırma yönünde bir eğilim içine girme niyeti yok. Bu yaklaşımın çerçevesi, Salı günü Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Genel Kurulu’nda konuşan Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker tarafından net şekilde çizildi. Avrupa Birliği Komisyonu’nun Göçten Sorumlu Üyesi Dimitris Avramopoulos da yaptığı açıklamada, tüm kriterlerin yerine getirilmesi gerektiğini teyit etti. Dolayısıyla vize muafiyetine giden süreçte Ankara öncelikle kriter engelini istisnasız şekilde aşmak durumda.
Bu engelin aşılıp-aşılmadığına yönelik değerlendirme 4 Mayıs’ta Avrupa Birliği Komisyonu tarafından kamuoyuyla paylaşılacak. Avrupa Birliği Komisyonu, 72 kriterin teknik olarak karşılandığına kanaat getirirse Türk vatandaşlarına vize muafiyeti sağlanmasını ve bu bağlamda Türkiye’nin vizeden muaf ülkeler listesine dahil edilmesini önerecek. Komisyonun olumlu önerisi olmaksızın vize muafiyetine yönelik süreçte siyasi karar almak mümkün olmadığından Mayıs başındaki bu değerlendirme Ankara açısından yaşamsal öneme sahip.
Avrupa Birliği Komisyonu gelinen aşamada kriterlerden ne kadarının karşılandığı konusunda net bir açıklama yapmaktan kaçınıyor. Türk yetkililer ise kriterleri karşılama oranının dörtte üç olduğunu belirtiyor.
Avrupa Birliği Komisyonu, Mayıs başında olumlu görüş bildirse bile bu, vize muafiyetine ilişkin sürecin tamamlandığı anlamına gelmeyecek. Avrupa Birliği Komisyonu’nun olası olumlu görüşü konunun sadece teknik bölümünün tamamlandığının işareti niteliğinde olacak. Sürecin siyasi boyutunun tamamlanabilmesi için ise iki aşamalı bir süreç işleyecek. Avrupa Birliği Komisyonu "teknik yeşil ışığı" yakarsa ilk siyasi onay Avrupa Parlamentosu’nda aranacak. Vize konusunun iç politika açısından hassaslığı ve bu kurumda son dönemdeki Türkiye algısının son derece negatif olması olumlu karar çıkmasını zorlayacak unsurlar olarak öne çıkıyor.
Avrupa Parlamentosu’nun olumlu karar alması halinde üye ülkeler devreye girecek ve Avrupa Birliği Konseyi’nde nitelikli çoğunluk temelinde oylama yapılacak. Bu kurum da yeşil ışık yakarsa vize muafiyetinin önünde engel kalmayacak.
Türkiye’de Avrupa Birliği’nin vize muafiyeti sağlayacağı konusunda derin şüphesi olanların oranı bu konunun olumlu şekilde sonuçlanacağına inananlara oranla çok yüksek. Avrupa Birliği ülkelerinde de bu olanağın sağlanmasına sıcak bakanların oranı oldukça düşük. Türkiye konusundaki tartışmalar yoğun şekilde sürerken Avrupa Birliği Komisyonu’nun, Ukrayna vatandaşlarının vizeden muaf tutulmasını önerdiğinin de altının çizilmesi gerekiyor.