ABD’nin önemli finans araştırma, analiz ve raporlama kuruluşlarından ADP Araştırma Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ahu Yıldırmaz, Türk ekonomisinin geleceğini hükümetin seçim sonrası izleyeceği ekonomik politikaların belirleyeceğini söyledi. VOA Türkçe’ye, Türk ekonomisinin genel durumuyla ilgili görüşlerini açıklayan Yıldırmaz, Türkiye’nin sıcak paraya ihtiyacı olduğunu, sıcak paranın gelmesi için Türk ekonomisine güvenin artması ve tutarlı ekonomik politikaların izlenmesi gerektiğini söyledi.
31 Mart’ta yapılacak yerel seçimler sonrasında ekonomide izlenecek politikaların önemine dikkat çeken Yıldırmaz, “Türkiye’de ekonominin geleceğini hükümetin seçim sonrası izleyeceği politikalar belirleyecek” dedi.
“Bu yılın ilk çeyreğiyle ilgili gelecek veriler çok önemli”
Yıldırmaz, VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamada dünya ekonomisinde genel olarak bir yavaşlama olduğunu belirterek, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu bazı ülkelerin bu yavaşlamayı farklı yaşadığına dikkati çekti: “Genel olarak OECD’nin son rakamlarına göre küresel ekonomide 2019 yılında bir yavaşlama bekleniyor. Küresel büyüme 2018 yılında 3,6 oranındaydı. OECD’nin açıkladığı son yılı küresel büyüme oranlarına göre 2019’da 3,3, 2020’de ise 3,4 bir büyüme bekleniyor. Dünya ekonomisinde genelde aşağı doğru bir yavaşlama var. Türkiye’deki ekonominin yavaşlamasını dünyaya bağlamamak lazım. Genelde dünyada bir yavaşlama görülse de bu yavaşlamayı Türkiye, Arjantin ve Venezuela daha farklı bir şekilde yaşıyor Türkiye’deki resmi verilere (TÜİK) göre, geçtiğimiz yıl büyüme 2,6 oranında görülüyor. 2018’in dördüncü çeyreğinde ise 3 oranında bir küçülme oldu. 2018 yılının dördüncü çeyreğindeki bu yavaşlama nasıl devam edecek asıl önemli olan o. 2019’un birinci çeyreği için gelecek veriler çok önemli. 2019 yılı birinci çeyrek rakamlarında seçim döneminin getirdiği belirsizliğinin etkisiyle bir yavaşlama olabilir. Ancak bu yavaşlama geçen yılın dördüncü çeyreği gibi olmaz” dedi.
“Seçim dönemindeki belirsizlikler tüketiciyi de yabancı yatırımcıyı da etkiler”
Ekonomideki gerçek durumun seçim sonrası ortaya çıkacağını belirten Yıldırmaz, “Şu anda seçim beklentisi olduğu için genelde bir belirsizlik var. Her seçim genelde ekonomide bir belirsizlik yaratır. Bu belirsizliğin yarattığı da bir ekonomik durgunlukta görüyoruz. Seçimden sonra asıl ekonomin gerçek akımını göreceğiz. Tüketicinin belirsizlikler yüzünden talebi olmuyor. Aynı zamanda dış yatırımcıların da seçim dönemindeki belirsizlik nedeniyle herhangi bir talebi olmuyor. Bu yüzden ekonomide bir yavaşlama var” diye konuştu.
“Enflasyona dikkat“
Yıldırmaz, enflasyon rakamlarının da seçimlerden sonra izlenecek ekonomik politikalarla bağlantılı olduğunu belirterek, “Enflasyona dikkat edilmesi gerekiyor. Yüzde 19 gibi bir rakam gördük. Enflasyon rakamındaki artışta dördüncü çeyrekteki yavaşlamanın da etkisi oldu. 2019 yılının sonraki aylarında ise daha düşük bir enflasyon oranın yakalanacağını tahmin ediyorum. Gıda enflasyonuna dikkat etmemiz lazım. Enflasyon rakamlarındaki artışın en fazla gıda ve alkolsüz içeceklerde olduğunu görüyoruz. Tabi bu tüketiciler için de çok önemli bir veri. Önümüzdeki seçimlerden sonra izlenecek politika çok önemli. Bu yılın ikinci yarısı çok önemli. Şu an ekonomide gözlemlediğimiz durgunluğun seçimlerden sonra biraz daha kontrol altına alınacağını tahmin ediyorum. Bu yüz 31 Mart’ta yapılacak seçimleri beklememiz gerekecek” dedi.
“İnşaat sektöründeki gerileme işsizliği kısa vadede etkileyecek”
Türkiye’de inşaat sektöründe yaşanan gerilemenin, kısa vadede işsizliği olumsuz olarak daha da etkisinin gösterebileceğini belirten Yıldırmaz, “Türkiye’deki büyümenin yavaşlaması işsizliği de etkileyecektir. Büyüme ve işsizlik oranları arasında biraz zaman farkı olur. Geçtiğimiz yılın son çeyreğinde yaşanan büyümedeki yavaşlama ve durgunluk kısa vadede işsizliğe de negatif olarak etki edeceğini öngörüyorum. İnşaat Türkiye ekonomisi için çok önemli bir sektör. İnşaat istihdam yaratan bir sektördür. İnşaat bir tek kendi sektöründe istihdam yaratmaz yan sektörlere de istihdam yaratmada çok büyük bir etkisi vardır. Dördüncü çeyrekteki büyüme oranına baktığımızda inşaat sektöründe bir azalma olduğunu görüyoruz. Bununda en azından kısa vadede görüleceğini tahmin ediyorum” dedi.
“Sıcak paranın Türkiye’ye gelmesi lazım”
Kur artışları ve kur dengelerinin de seçimden sonra izlenecek ekonomik politikalara bağlı olduğunu kaydeden Yıldırmaz, “Hükümetin izleyeceği ekonomik politikalar ve faizlerdeki durumun ne olacağı da kurları etkileyecek faktörler. Kur artışları ve kur dengeleri çok önemli. Türkiye ekonomisinden ithalata bağlı bir ihracatımız ve iç üretimimiz olduğu için bir devir döngü oluşuyor. Bu seçimlerden sonra alınacak uzun vadeli ekonomi planlarının kuru etkileyeceğini tahmin ediyorum. Sıcak parayı da Türkiye’ye çekmemiz lazım. Bu yüzden Türk ekonomisine güveni arttırmak zorundayız. Sıcak parayı ülkemize çekmemiz için tutarlı ekonomik politikalar izlemek gerek. Sıcak para kur konusunda çok önemli bir rol oynayacak” diye konuştu.
