Milli Eğitim Bakanlığı’nın Charles Darwin’in evrim teorisinin lise müfredatından çıkarılmasına ilişkin kararı, Türkiye’de farklı kesimler arasındaki düşünce ve görüş ayrılıklarının ne denli derin olduğunu bir kez daha gösterirken, kafa karışıklığına da yol açtı.
Türk basınında yer alan haberlere göre, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, 18 Temmuz’da yaptığı açıklamada, Darwin’in evrim teorisinin ulusal müfredattan çıkarıldığını, cihat kavramının ise müfredata alındığını söyledi. Yılmaz, yeni uygulamaların bazı düzeylerde başlatılacağını ve aşamalı olarak diğer sınıfları da kapsayacağını belirtti. İsmet Yılmaz, evrim teorisinin lise düzeyi için ağır olduğunu, cihat kavramının ise İslami hukuk çerçevesinde ve doğru biçimde öğretileceğini ifade etti.
Evrim teorisi, Amerika’da olduğu gibi Türkiye’de de çok uzun yıllardır sert tartışmaların merkezinde yer alan ve toplumda kutuplaşmalara neden olan hassas bir konu. Ancak, Milli Eğitim Bakanlığı’nın attığı son adımlar bu konularda kafaları iyice karıştırdı.
Amerika’nın Sesi (VOA), Milli Eğitim Bakanlığı’nın yeni adımları konusunda bir dizi siyasetçi, sivil toplum temsilcisi, uzman ve sade vatandaşla konuştu. Bu kişilerin tepkileri şöyle:
Mustafa Balbay (CHP İzmir Milletvekili) - “Meseleye bir bütün olarak bakınca, alınan yeni kararlar ile öğrencilerimizin bilim ve bilimsel yöntemlerden giderek uzaklaştırılacağını düşünüyorum. Bilim, Türkiye Cumhuriyeti’nin temelidir. Atatürk her zaman bilimin tercih edilmesi gerektiğini söylemiştir.
Darwin’in evrim teorisi müfredattan çıkarıldı. Bunu Milli Eğitim Bakanı açıkladı. Çıkarılmadığı doğru değil. Evrim teorisi sadece yaradılış ile ilgili değildir. Grip mikrobunun aşılara göre kendisini yenileyip hayatta kalması da evrim kuramının alanı içindedir. 18 yaşında seçme ve seçilme hakkına sahip birine ‘sen evrim teorisini anlamazsın’ denilemez. Biz tüm bunları halkımıza anlatacağız.”
Latif Selvi (Eğitimciler Birliği Sendikası BİRSEN Başkanı) - “Darwin’in evrim teorisi müfredattan çıkarılmadı. Bazıları ideolojik nedenlerle bu iddiayı ortaya atıyor ve de yanlış bir algı yaratıyorlar.
Milli Eğitim Bakanlığı yeni düzenlemeler yaptı ve güncellemeye gitti. Bunlar ana paradigma ile ilgili değil ve yeni çerçevede sunulması şeklinde. Profesyonel ve konuları bilen birçok kişinin bunlara katkısı oldu. Biyoloji dersine giren öğrenciler evrim teorisini öğrenmeye devam edecek. Atılan adımlar olumludur. Mükemmel olmasa bile, doğru yönde ve olumlu düzenlemelerdir. Devamı gelsin deriz.”
Soner Çağaptay (Washington Enstitüsü Türkiye Programı Direktörü) – “Yapılan iş Türkiye’nin laik eğitim sisteminin imha edilmesidir. Türkiye’de demokrasinin işlemesinin ve şiddete dayanan cihadi radikalizmin zemin kazanmamasının kilit nedeni laik eğitimdir. Laik eğitim sisteminden laik-olmayan eğitim sistemine geçmek, IŞİD ve El-Kaide gibi grupların Türkiye’deki cihadi radikalleşme için saflarını genişletme çabalarını kolaylaştıracaktır. Her iki grup sınırımızın hemen öte tarafındadır.”
Ecevit Öksüz (Türkiye İmam Hatipliler Vakfı TİMAV Başkanı) - “Herkesin bir tarafı var. O zaman da herşey bir sağırlar diyaloğu haline geliyor. Burada yapılan sadece bir düzenlemedir. Biyoloji derslerinde evrim teorisi olacaktır. Canlıların çeşitliliği, kalıtım, ekosistem, mutasyon, rekombinasyon, seleksiyon, kök hücre tedavisi gibi konular biyoloji programında yer alacaktır. Olan ise sadece doğa tarihi ve evrim kuramı tarihinin üniversite kurumuna bırakılmasıdır.
Ayrıca, evrim teorisi artık 10’uncu sınıflarda felsefe derslerinin de bir konusu haline getirilmiştir. Evrim teorisinin öğrenilmesinde herhangi bir sakınca yoktur. Cihat kavramı ise, hem Batılılar hem de kendisini İslam’a nispet eden bir kısım gruplar tarafından yanlış anlaşılıyor. Cihat konusuna Anadolu İmam Hatip Liseleri için hazırlanan iki ayrı derste yer verilmiştir. Cihat kavramı bugün bağlamından koparılarak salt savaş ile özdeş hale getirilmektedir. Oysa bu anlam yelpazesindeki katmanlarından yalnızca biridir. Gençlerin zihni bulanıyor ve de kavram kargaşası doğuyor. FETÖ ve DAİŞ gibi terör örgütleri kendi sapkın emellerine ulaşmak için Kuran’ın bu kavramını tek yanlı, dar kapsamlı ve keyfi bir şekilde kullanmaktadır. Atılan yeni adımlar ile gençlerimizin zihninin bulandırılmasının önüne geçilmesi hedeflenmiştir. Atılan adımları uygun ve doğru buluyoruz.”
Cengiz Aktar (Kıdemlı araştırmacı, İstanbul Politikalar Merkezi) – “Rejim kendi gençliğini icat etmeye çalışıyor. İletişimin çok güçlü ve etkili olduğu 21. yüzyılda ‘Böyle dayatmalar tutmaz’ diyerek bu gidişatı küçümsemek büyük hata olur. Erdoğan rejiminin eğitim politikası genel Batısızlaşma (dewesternization) politikasının çok önemli bir parçası. Rejim 200 yıllık bir eğilimi tersine çevirmeye çalışıyor.
Kemal (Taksi şoförü, Erzurum) – “Evrim teorisi maymun teorisidir. Ben, maymun teorisine inanmıyorum. Bizi Allah yarattı. Türkiye’de toplum olarak daha dindar olmalıyız. Türk hükümetinin attığı adımlara destek veriyorum. Ben bir Müslüman olarak daha dindar ve daha ahlaklı olan nesiller yetişsin istiyorum.”
Feyza Okan (İletişim uzmanı, İstanbul) – “Evrim teorisi günümüzde zaten tüm dünyada pek çok bilim insanı tarafından da sorgulanıyor. Ancak teorinin içeriği bir yana, müfredattan kaldırılmasını onaylamıyorum.
Teorinin içeriğini, ne dediğini bilmeden ne onaylayabilir ne de karşı çıkabilirsiniz. Bilimsel açıdan cahilleştirilmek olarak görüyorum.Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugünkü konuşmasında, ‘Cihat elinde silahla dolaşmak değil, nefisle mücadele etmektir’ dedi. Cihadın bu yeni tanımlamasını anlayabilseydim belki bu konuda daha iyi yanıt verebilirdim. Şunu söyleyebilirim, gençlerimizin bilimsellikten uzak ezberci bir eğitim sistemiyle hayata hazırlanmalarının ülkemizin gelişme sürecini olumsuz etkileyeceği endişesini taşımaktayım.”
Hasan Baş (Emekli öğretmen, Trabzon) – “Eleştirmeyi, sorgulamayı, karşı çıkmayı bilen bir gençlik istemiyorlar. Çocukları ve gençleri daha küçük yaştan kendi ideolojileri ekseninde şekillendirmeyi amaçlıyorlar.”