WASHINGTON —
Beyaz Saray Danışmanı John Podesta, Amerika’nın en çok tanınan sembollerinden biri olan Washington Anıtı’nın yeniden açılmasını memnunlukla karşıladığını söyledi: “Ülkemizin en önemli anıtlarından birinin, Washington’un simgesinin yeniden ziyarete açılmasını kutlamak için buaradayız.”
Mermer dikilitaş anıt, ziyaretçilere, Washington’u kuşbakışı görme imkanı tanıyor. Anıt, Amerika’yı 1700’lü yılların sonlarında yöneten ilk başkan George Washington anısına, 130 yıl önce inşa edilmişti.
23 Ağustos 2011’de 5,8 büyüklüğündeki bir deprem Washington’u sallanmış ve anıtın yapısına zarar vermişti. Anıtın inşasında kullanılan 6 bin mermer parça tek tek incelendi, Earthcam’in sağladığı videoda da görüldüğü gibi anıtın etrafına iskele kuruldu ve parçalar birer birer onarıldı.
15 milyon dolara malolan restorasyon çalışmaları sırasında depremin oluşturduğu 150 çatlak onarıldı. Proje Müdürü Bob Collie, daha ciddi hasar olmamasını, o dönem mühendislerinin becerisine bağlıyor: “Gelecekte hangi büyüklükte bir depremin anıta nasıl zarar verebileceğini tahmin etmek imkansız. Ancak geçmişteki deneyimlere göre anıtın sağlam olduğunu söylemek mümkün. Bu proje kapsamında bazı önlemler de aldık.”
Anıtta açılan yeni sergiler tarihe ışık tutuyor ve modern onarım çalışmalarını anlatıyor.
Ulusal Park Hizmetleri’nden Bob Vogel, Washington Anıtı’nın özgürlüğün simgesi olduğunu söylüyor: “Washington Anıtı, demokrasinin, Amerika’nın simgesi. Anıt bu yüzden çok seviliyor.”
Washington Anıtı’nı ilk kez ziyaret eden Floridalı Mark Tanner, sabah 6:30’da kuyruğa girmiş: “Anıtın tepesinden birkaç selfie’mi ve Washington’un fotoğraflarını çektim. Son derece heyecan verici. Bu anıt, tarihten bir parça.”
Washington’da yaşayan Carol Holsey de anıtın tepesine çıkmak için asansör kuyruğuna girenlerden: “İlkokuldan bu yana Washington Anıtı’na çıkmamıştım, ilkokuldan 1969’da mezun oldumuğu düşününce çok uzun zaman geçmiş.”
169 metre yüksekliğindeki Washington Anıtı, dünyanın en yüksek desteksiz taş yapısı.
Mermer dikilitaş anıt, ziyaretçilere, Washington’u kuşbakışı görme imkanı tanıyor. Anıt, Amerika’yı 1700’lü yılların sonlarında yöneten ilk başkan George Washington anısına, 130 yıl önce inşa edilmişti.
23 Ağustos 2011’de 5,8 büyüklüğündeki bir deprem Washington’u sallanmış ve anıtın yapısına zarar vermişti. Anıtın inşasında kullanılan 6 bin mermer parça tek tek incelendi, Earthcam’in sağladığı videoda da görüldüğü gibi anıtın etrafına iskele kuruldu ve parçalar birer birer onarıldı.
15 milyon dolara malolan restorasyon çalışmaları sırasında depremin oluşturduğu 150 çatlak onarıldı. Proje Müdürü Bob Collie, daha ciddi hasar olmamasını, o dönem mühendislerinin becerisine bağlıyor: “Gelecekte hangi büyüklükte bir depremin anıta nasıl zarar verebileceğini tahmin etmek imkansız. Ancak geçmişteki deneyimlere göre anıtın sağlam olduğunu söylemek mümkün. Bu proje kapsamında bazı önlemler de aldık.”
Anıtta açılan yeni sergiler tarihe ışık tutuyor ve modern onarım çalışmalarını anlatıyor.
Ulusal Park Hizmetleri’nden Bob Vogel, Washington Anıtı’nın özgürlüğün simgesi olduğunu söylüyor: “Washington Anıtı, demokrasinin, Amerika’nın simgesi. Anıt bu yüzden çok seviliyor.”
Washington Anıtı’nı ilk kez ziyaret eden Floridalı Mark Tanner, sabah 6:30’da kuyruğa girmiş: “Anıtın tepesinden birkaç selfie’mi ve Washington’un fotoğraflarını çektim. Son derece heyecan verici. Bu anıt, tarihten bir parça.”
Washington’da yaşayan Carol Holsey de anıtın tepesine çıkmak için asansör kuyruğuna girenlerden: “İlkokuldan bu yana Washington Anıtı’na çıkmamıştım, ilkokuldan 1969’da mezun oldumuğu düşününce çok uzun zaman geçmiş.”
169 metre yüksekliğindeki Washington Anıtı, dünyanın en yüksek desteksiz taş yapısı.
