IŞİD’e karşı mücadelede Washington’la Türkiye’nin öncelik ve stratejileri ne kadar örtüşüyor? Bölgedeki son gelişmeler ışığında bu konuyu uzman bir isme, Lehigh Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Henri Barkey’e sorduk.
Barkey, Amerika’nın Sesi’yle yaptığı söyleşide Kobani’nin Washington için stratejin önemini şöyle özetledi:
“Şimdiye kadar IŞİD’in saldırdığı bütün silahlı gruplar çok çabuk çözüldüler. Halbuki Kobani’de PYD’nin yaptığı direniş uzun sürdü. Onlar direndikçe IŞİD üzerlerine gitmeye devam etti çünkü IŞİD için orası önemli hale geldi. Amerika için de IŞİD’i orada vurmak örgüte büyük bir darbe vurabileceği anlamına geldiği için oraya Amerikan savaş uçakları yoğun bir bombardıman yapmaya başladı.”
Uzman, Washington’un Kobani’yi IŞİD hedeflerinin yoğunlaştığı bir yer olarak gördüğünü ve bu yüzden önem verdiğini vurguluyor.
Barkey’e göre Amerika’nın IŞİD’i ortaya kaldırmaya çalışmasının altındaki en önemli sebep, örgütün Irak için yarattığı tehlike. Bu noktada Washington ve Ankara’nın öncelikleri de farklılaşıyor uzmana göre:
“Amerika için öncelik, Türkiye için olduğu gibi, Esad’ı devirmek değil. Amerika Esad’ın gitmesini istemiyor demiyorum ama Amerikan hükümeti için Suriye’deki iç savaşın devam etmesi Irak’ta olanlar kadar önemli değil”
Peki ya Amerika’da, Kobani’deki kürtlere havadan yapılan silah ve tıbbi malzeme yardımının bir bölümünün IŞİD’in eline geçmiş olabileceği konusunda yapılan tartışmalar? Barkey konuyu şöyle yorumluyor:
“Atılan 28 paketten birinin IŞİD’in eline geçmesi büyük bir başarısızlık değil. Ben daha fazla silahın IŞİD’in eline geçebileceğini düşünüyordum. Ama zaten IŞİD’in o silahlara ihtiyacı yok, çok fazla silahları var. O yüzden paketlerden biri IŞİD’in eline geçti diye sorun çıkarmak manasız.”
Lehigh Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Henri Barkey’le yaptığımız söyleşinin tamamını yukarıdaki video dosyasından izleyebilirsiniz.