WASHINGTON —
Dünya Bankası ve IMF Tokyo’daki yarı yıl toplantılarına hazırlanırken, küresel ekonomiye ilişkin kaygılar devam ediyor. Bazı ekonomistler, Avrupa krizinin küresel ekonomi açısından en büyük tehdidi oluşturduğuna dikkati çekiyor. Bazıları da, Çin gibi gelişmekte olan ülkelerdeki yavaşlama ve Amerika’da yeni yılla birlikte harcamalarda otomatik kesinti ve vergilerin artması ihtimalinin dünya ekonomisini daha da zorlayacağı görüşünde. Türkiye’de aşamalı olarak büyümede yavaşlama dönemine giren ülkeler arasında. IMF 4. Madde görüşmeleri sonrasında geçtiğimiz günlerde yayınladığı değerlendirme raporunda Türkiye için %3’lük büyüme öngördü. Büyümedeki bu düşüş, yabancı yatırımcıların Türkiye’ye ilgisini nasıl etkiliyor? Başkent Washington’daki Sidar Global Advisors Direktörü Emre Tunçalp, yabancı yatırımcıların Türkiye’nin büyüme hızını yakından takip ettiğini söylüyor. Tunçalp, “Türkiye 2010 ve 2011’de %8,9 ve %8,5 oranlarında büyüdü. Bu Türkiye’ye rakip olarak görülen diğer gelişmekte olan ülkelerden çok daha fazlaydı. Bu yıl ilk çeyrekte %3,3 ve ikinci çeyrekte %2,9 oranlarında kaldı büyüme. İşte yatırımcıları en çok meraklandıran konu da bu rakamın 2012 sonu itibariyle hangi oranda kalacağı ve hükümetin ne gibi adımlar atacağı,” diyor.
“Yavaşlama ekonomideki dengesizlikleri gideriyor”
IMF’nin son değerlendirme raporunda Türk ekonomisindeki yavaşlamanın, ekonomideki dengesizliklerin giderilmesine katkıda bulunduğu kaydedildi. Emre Tunçalp de “Büyümenin yavaşlamasıyla birlikte cari açıklarda ve enflasyonda azalma görüldü. Bu ekonomide yeniden denge sağlanması açısından pozitif bir durum. Ancak bunu yakalamak için büyümeden ne kadar feragat edildiği de dikkate alınmalı,” diyor.
Küresel ekonomiye Avrupa kadar tehdit oluşturmasa da Amerika’daki siyasi belirsizlik de ekonomistler arasında kaygı yaratıyor. Amerika Merkez Bankası (FED) bir süre önce ekonomiyi canlandırmak için süresiz olarak tahvil alım programı (EQ3) açıkladı. FED’in piyasalarda beklenen bu kararı umulanı verdi mi? Tunçalp, FED’in kararını olumlu bir ilerleme olarak değerlendirse de, bu kararın getireceği rahatlamanın hala Avrupa krizi ve diğer gelişmekte olan ülkelerdeki yavaşlamanın gölgesinde kaldığı görüşünde. Emre Tunçalp, bununla birlikte, FED’in kararıyla Türkiye gibi risk algısı yüksek ülkelere olan ilginin artabileceği ve bu şekilde fon akışının hızlanabileceğini söylüyor.
Emre Tunçalp, Avrupa’daki kriz, Amerika’daki siyasi belirsizlik ve Ortadoğu gibi etkenler düşünüldüğünde 2012 ve 2013 için çok da iyimser tahminler yapmanın zor olduğunu da sözlerine ekliyor.
“Yavaşlama ekonomideki dengesizlikleri gideriyor”
IMF’nin son değerlendirme raporunda Türk ekonomisindeki yavaşlamanın, ekonomideki dengesizliklerin giderilmesine katkıda bulunduğu kaydedildi. Emre Tunçalp de “Büyümenin yavaşlamasıyla birlikte cari açıklarda ve enflasyonda azalma görüldü. Bu ekonomide yeniden denge sağlanması açısından pozitif bir durum. Ancak bunu yakalamak için büyümeden ne kadar feragat edildiği de dikkate alınmalı,” diyor.
Küresel ekonomiye Avrupa kadar tehdit oluşturmasa da Amerika’daki siyasi belirsizlik de ekonomistler arasında kaygı yaratıyor. Amerika Merkez Bankası (FED) bir süre önce ekonomiyi canlandırmak için süresiz olarak tahvil alım programı (EQ3) açıkladı. FED’in piyasalarda beklenen bu kararı umulanı verdi mi? Tunçalp, FED’in kararını olumlu bir ilerleme olarak değerlendirse de, bu kararın getireceği rahatlamanın hala Avrupa krizi ve diğer gelişmekte olan ülkelerdeki yavaşlamanın gölgesinde kaldığı görüşünde. Emre Tunçalp, bununla birlikte, FED’in kararıyla Türkiye gibi risk algısı yüksek ülkelere olan ilginin artabileceği ve bu şekilde fon akışının hızlanabileceğini söylüyor.
Emre Tunçalp, Avrupa’daki kriz, Amerika’daki siyasi belirsizlik ve Ortadoğu gibi etkenler düşünüldüğünde 2012 ve 2013 için çok da iyimser tahminler yapmanın zor olduğunu da sözlerine ekliyor.