Şii din adamı Nimr El Nimr’in Suudi Arabistan’da idam edilmesi üzerine ortaya çıkan Suudi Arabistan-İran krizi, Riyad liderliğindeki koalisyonun Yemen’deki Şii Hutiler’e düzenlediği saldırıları yoğunlaştırmasına yol açtı. Suudi Arabistan, Yemen’deki Huti isyancıları İran’ın desteklediğini iddia etse de, Tahran bu iddiayı reddediyor. Barış görüşmelerinden umudunu kesen Yemen halkı, petrol sıkıntısı ve ekonomik krizin en az savaş kadar can aldığını söylüyor.
Yemen’de hava saldırıları yoğunlaştı. İran, Suudi Arabistan’ı başkent Sana’daki büyükelçiliğine saldırmakla suçluyor.
Suudi Arabistan, saldırıların hedefindeki Huti militanlarını, İran ajanı olarak görüyor. Ancak Tahran bu iddiayı reddediyor.
Yemen’de aralıksız devam eden savaş, halkın hayatta kalmasını giderek zorlaştırıyor. Yemenliler, petrol sıkıntısı ve ekonomik krizin en az savaş kadar ölümcül olduğunu söylüyor.
Sadık el-Keyari, çiftçilerin kendi ailelerini doyuracak kadar mahsul yetiştirebildiğini çünkü daha fazla ekim yapmak için petrol gerektiğini söylüyor.
Karaborsada petrol fiyatları, devlet teşvikli petrolden yedi kat daha yüksek olabiliyor. Halk, günlerce ucuz benzin almak için arabalarında bekliyor. Bu ucuz benzin de yılda sadece birkaç gün satışa sunuluyor.
Nabil el-Radae, karaborsada benzini çok yüksek fiyatlardan aldıklarını ve satıcıların bazen araçlara zarar veren katkılı benzin verdiğini belirtiyor.
Yetkililer, petrol sıkıntısının ülkedeki her şeyin fiyatını arttırdığını ve hastane gibi kilit önemdeki kurumların işleyemez hale geldiğini söylüyor.
Enver el-Ameri, “Sebze ve diğer gıda ürünleri dahil her şeyin fiyatı arttı. Bu nedenle her gün daha fazla insan ölüyor. Çünkü elektrik ve petrol sıkıntısı hastanelerin çalışmasını engelliyor. “ şeklinde konuşuyor.
Yemen’deki savaşın, bölgenin iki büyük gücü Suudi Arabistan ve İran arasındaki çekişmenin bir uzantısı olduğu söyleniyor. Ancak Sana’da yaşayanlar, bu güç savaşının kurbanının Yemen olduğunu hatırlatıyor.
