Amerikalı ünlü düşünür, insan ve özgürlük hakları savunucusu Noam Chomsky, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için “katil” ifadesini kullandı.
Son haftalarda, Türkiye’de demokrasinin durumunu, insan hakları, basın ve ifade özgürlüğü alanlarındaki uygulamaları “baskıcı” diye niteleyerek sık sık eleştiri oklarını Ankara’ya çeviren Chomsky, Tayyip Erdoğan’ın, Kürtler’in üzerine “şiddet” ile gittiğini belirtti.
“El Cezire” televizyonunda Erdoğan’ı “katil” olmakla suçlayan Chomsky, “Erdoğan, Kürtler’e saldırıyor. Baskıcı önlemlere başvuruyor. Siz adına ne derseniz deyin. Tabii ki, ben katil derim” ifadelerini kullandı. Prof. Noam Chomsky, Türkiye’deki mevcut yönetim için, “Türkiye’de son derece otoriter bir rejim söz konusu” nitelendirmesinde bulundu.
Noam Chomsky, “Barış İçin Akademisyenler” bildirisine imza atan yabancı isimler arasında yer almıştı. Tayyip Erdoğan ise Prof. Noam Chomsky’yi Türkiye’ye davet etmişti. Erdoğan, “Gelsin, biz misafir edelim. Bölgeyi bu akademisyen sıfatlı 5. kol elemanlarıyla değil, kendi gözleriyle görsün” demişti. Tayyip Erdoğan, bildiriye imza atan 1128 akademisyen için de, “aydın müsveddeleri, sizler karanlık ve cahisiniz” ifadelerini dile getirmişti. Chomsky ise, daveti geri çevirerek, Erdoğan’ı radikal İslamcı terör örgütleri IŞİD ve El Nusra’ya yardımcı olmak ve desteklemekle suçlamıştı.
Uluslararası arenada saygınlık ve itibar sahibi olan bir akademisyen olarak bilinen Noam Chomsky Türkiye’yi daha önce ziyaret etmişti. Söz konusu bildiriye imza atan akademisyenler, Güneydoğu Anadolu’daki operasyonların ve sokağa çıkma yasağının durdurulmasını istemiş ve “suça ortak olmayacağız” demişlerdi.
Yeni bildiri
Türkiye’de imzacı akademisyenlere karşı çeşitli baskıların başlaması üzerine, başta ABD ve Avrupa olmak üzere dünyanın çeşitki üniversitelerinde görev yapan “351” akademisyen yeni bir bildiri yayımladı. Türkiye’de çalışan meslektaşlarına karşı tehdit ve baskıları şiddetle kınadıklarını ifade eden bu akademisyenler, Türk öğretim görevlilerine karşı başlatılan soruşturmaların sona erdirilmesini ve YÖK’ün bağımsız bir koordinasyon kurumu olarak yeniden yapılandırılmasını talep ettiler. Aynı bildiride, barış için başlatılan çözüm sürecine geri dönülmesi de istendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu, TBMM Başkanı İsmail Kahraman ve YÖK Başkanı Yekta Saraç’a da gönderilen bildiride, Ankara’ya, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda ve Türkiye’nin taraf olduğu anlaşmalarda koruma altına alınmış olan bütün insan haklarına saygı duyulması çağrısında bulunuldu.
