PYD lideri Salih Müslim, YPG güçlerinin büyük bölümünün, IŞİD’e karşı mücadele eden ABD öncülüğündeki koalisyonun koordinasyonu olmadan Fırat’ın batısına geçmeyeceğini söyledi.
Haftasonunda Amerika’nın Sesi’ne açıklamalarda bulunan Salih Müslim, en büyük endişesinin Türkiye’nin savaşa katılması olduğunu da belirtti.
Suriye’nin kuzeyinde şiddetlenen savaşın Kürt bölgelerinde değil, bunlara yakın yerlerde olduğunu söyleyen Müslim, Kürt güçlerin çatışmalara dahil olmadığını, bununla birlikte YPG’nin bazı Arap müttefiklerinin El Nusra ile savaştığını söyledi.
Salih Müslim, “Türk birlikleri ya da Suriye’deki militan gruplar arasındaki müttefikleri gelecekte sorun yaratabilir ve Kürt bölgelerine saldırabilirler” görüşünü de savundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sık sık Ankara’nın Kürt güçlerin Suriye’nin kuzeyinde ilerlemesine ve yarı otonom bir Kürt bölgesi kurmasına izin vermeyeceğini söylüyor.
Suriye’nin kuzeyinde savaş şiddetlendi
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a bağlı güçler Ağustos 2013’ten bu yana, Rusya desteğinde ilk defa ülkenin kuzeyinde Türk sınırına 25 kilometre yaklaştı.
Çok taraflı çatışma Halep’in kuzeyinde şiddetlenmiş durumda. Bölgede, Suriye ordusu, Batı destekli Özgür Suriye Ordusu militanları ve müttefikleri, İslamcı tugaylar, El Kaide müttefikleri, Kürtler ve IŞİD çatışıyor.
Suriye İnsan Hakları Gözlem örgütüne göre Halep’in kuzeyinde iki Sünni köyü; Deir Jamal ve Maranaz, Rus hava saldırılarından korunmak için YPG’den yardım isteyerek topraklarını işgal etmeleri çağrısında bulundu.
İsyancı grupların komutanları, YPG kontrolündeki bölgelerin bombalanmadığını ve bunun Şam ile Suriyeli Kürt liderler arasında gizli bir anlaşmanın kanıtı olduğunu belirtiyor. YPG ise bunu reddediyor.
Türk yetkililer, Rus hava saldırılarının ve şiddetli çatışmanın 600 bin Suriyeli sivilin sınıra yığılmasına neden olabileceği konusunda uyarıda bulunuyor ancak, mültecilerin sınırın Suriye tarafında kalması yönündeki kararlılığını sürdürüyor.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Türkiye’nin asıl amacının bu tür bir mülteci dalgasını mümkün olduğunca Türk sınırının diğer tarafında tutmak olduğunu ve savaştan kaçan Suriyeliler’e gerekli hizmetleri sınırın diğer tarafında sağlamak istediklerini söyledi.
Stratejik açıdan önemli bölgeye yakın Menagh Üssü’nün kaderi ise belirsizliğini koruyor.
Muhaliflerin ittifakına bağlı Fastagim Kama Ümirt Tugayı yetkilisi Zekeriya Malahefji’ye göre Esad karşıtı militanların 2013’te uzun bir kuşatmanın ardından ele geçirdiği üs, Rus uçakları tarafından hedef alınıyor.
YPG, yakınlardaki iki kasabanın kontrolünü elinde tutuyor doğrulanamayan haberlere göre Kürt güçler de üsse saldırmış olabilir.
YPG rejimle işbirliği yapmadığını söylüyor. YPG komutanları, Deir Jamal ve güneye giden bir yol üzerindeki kontrollerinin, çoğunlukla İranlı muhafızlardan oluşan rejim güçleriyle Hizbullah’tan ve Afganistan’dan Şii savaşçıların ilerlemesini durdurduğunu iddia ediyor.
YPG savaştan kaçan Sünni Arap ailelerini Afrin’e gönderdiğini belirtiyor.
YPG, mülteci transferinin, medyada iddia edildiği gibi Araplar’la çatışmadıklarının bir kanıtı olduğunu öne sürüyor.
Pazar günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, IŞİD’e karşı YPG ile işbirliği yapan ABD’nin, Türkiye ile YPG arasında bir tercih yapması gerektiğini söylemişti. Ankara, PYD ve YPG’yi, terörist PKK örgütünün bir uzantısı olarak görüyor.
