Erişilebilirlik

Halk TV yöneticisi ve programcısı beş kişinin yargılaması başladı


Halk TV davası Çağlayan Adliyesi'nde görülüyor.
Halk TV davası Çağlayan Adliyesi'nde görülüyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun düzenlediği basın toplantısında gündeme getirdiği bilirkişi S.B. ile yapılan telefon görüşmesinin Halk TV’de yayınlanması nedeniyle açılan davanın ilk duruşması Çağlayan’daki İstanbul 54. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

İmamoğlu, belediye ve iştirakleri davalarında bilirkişi olarak görev yapan S.B.'nin mahkemeleri aldattığını iddia etmişti.

Davada 34 gündür Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş’ın yanısıra adli kontrol kararı ile serbest bırakılan Halk TV Program Müdürü Kürşad Oğuz, Halk TV Sorumlu Müdürü Serhan Asker, Halk TV programcıları Seda Selek ve Barış Pehlivan yargılanıyor.

Pehlivan ve Oğuz hakkında "kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları kaydetmek, yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs ve kayda alınan konuşmaların basın yoluyla yayınlanması" suçlarından 6 yıldan 14 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Toktaş, Selek ve Asker için ise “kayda alınan konuşmaların basın yoluyla yayınlanması ve yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs” suçundan 4 yıldan 9 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

Davanın ilk duruşması Çağlayan’daki İstanbul 54. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Davanın ilk duruşması Çağlayan’daki İstanbul 54. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Suat Toktaş: “Gazetecilik cephesinden bakanlar burada haber görüyor”

Tutuklu yargılanan Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş, ifadesinde 38 yıldır gazetecilik yaptığını, Barış Pehlivan’ın röportaj esnasında izin almadığını bilse kendisinin izin almaya çalışacağını söyledi ve yapılan işin gazetecilik olduğunu vurguladı.

Kaçma ve delil karartma şüphesiyle tutuklandığını hatırlatan Toktaş, “Kaçsaydım o gün kaçardım ama kaçmadım” diyerek şöyle devam etti:

“Bir yönetici olarak sorumluluğu aldım. Üç arkadaşım gözaltındayken o gün kanaldaydım ve yayını yönettim. Burada karartılacak delil de yok. Hamza Dağ, Melih Gökçek yayınladı aynı ses kaydını. Aynı akşam Beyaz TV yayınladı. Osman Gökçek üstüne yorum yaptı. Onlara hak olan bize neden değil? Toplumda infial yaratmış bir şey yok ortada. İki çocuğum var yurt dışında. Onlara gittiğimde bile birkaç gün sonra sıkılıp ülkeye dönüyorum. Biz ülkeye sevdalı insanlarız, bir yere gitmeyiz. Siyaset penceresinden bakanlar burada bir siyasi hesap, adliye penceresinden bakanlar burada bir suç, gazetecilik cephesinden bakanlar burada haber görüyor.”

Barış Pehlivan: “Sadece gerçeğe biat etmenin bedeli ödetilmek istenmektedir”

Bilirkişi ile telefonda röportajı yapan Barış Pehlivan ise Türkiye’de hukuk olmadığı için Suat Toktaş’ın tutuklu olarak yargılandığını söyledi.

“Gazeteci değil de bir uyuşturucu baronu, rüşvetçi bir bürokrat ya da tacizci bir tarikat şeyhi olsaydık dosyamız kapatılırdı. Ama değiliz. İyi ki de değiliz. Sadece gazeteciyiz” diyen Pehlivan şunları ifade etti:

“Biliyorum ki bu davanın gizli suçu Halk TV’nin yaptığı cesur gazeteciliktir. Tüm tehditlere ve baskılara rağmen sadece gerçeğe biat etmenin bedeli ödetilmek istenmektedir. Öyle ya, hukuktan bahsetseydik 14 yıl hapsi istenen ben dışarıda olup 9 yıl hapsi istenen Suat Toktaş içeride olur muydu? Kimsenin kuşkusu olmasın, yaptıklarım yapacaklarımın teminatıdır. Bu ülkedeki insanların sadece gerçekleri öğrenmesi için gazetecilik yaptım, yapıyorum ve yapacağım.”

Kürşad Oğuz: “Biz kaydı gazetecilik refleksi ile yaparız”

Halk TV Program Müdürü Kürşad Oğuz da yaptığı savunmada, gazetecilere değil gazeteciliğe karşı açılmış bir davayla karşı karşıya olduklarını dile getirdi.

Oğuz, “Bu davayı kendime açılmış değil gazeteciliğe açılmış bir dava olarak görüyorum ve çocuğum için endişeliyim. Hakkında pek çok suçlama yapılan bilirkişinin konuşmasını habercilik saikiyle ve bir yanlış yapmamak için kaydettim. Kaydedilen kişi de konuşmanın bir gazeteci tarafından yapıldığını biliyordu. Bir suç işleme kastım yoktu. Suat Toktaş’ın da tıpkı benim gibi bu kaydı bir gazetecilik refleksiyle yayınladığını biliyorum. Biz kaydı gazetecilik refleksi ile yaparız. Söz konusu bilirkişi Barış’ın görüşmesinden çok önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile ilgili raporunu yazmıştı yani bizimle ilgili suçlamanın oluşması hayatın olağan akışına aykırıdır” değerlendirmesinde bulundu.

Duruşmayı Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Sibel Güneş, Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Kenan Şener’in yanısıra CHP milletvekilleri Burhanettin Bulut, Mahmut Tanal, Sezgin Tanrıkulu, Utku Çakırözer de takip etti.

Forum

XS
SM
MD
LG