NEW YORK - New York’ta evsizlerin giderek artan saldırıları ve neden oldukları şiddet olayları, kent sakinlerinin güvenliğini ve özgürlüğünü tehdit eden en önemli sorunlardan biri haline geldi.
Evsizlerin hem metroda hem kent sokaklarında yarattığı şiddet, alınan tüm polisiye tedbirler ve sosyal hizmet önlemlerine rağmen engellenebilmiş değil. Birçok New Yorklu, zaman zaman can kayıplarının da yaşandığı evsizlerin saldırılarına, tehditlerine ve tacizlerine maruz kalıyor.
New York’ta Corona virüsü salgınıyla tırmanan, Arizona ve Teksas eyaletlerinden kente gönderilen on binlerce sığınmacının evsiz barınaklarına yerleştirilmesiyle zirveye çıkan “evsiz sorunu” güvenlik, sağlık ve sosyal hizmet alanlarında gösterilen tüm çabalara rağmen çözülemiyor.
New York Eyalet Denetçileri, kentteki evsizlerle ilgili hazırladıkları son raporda, aşırı madde ve alkol bağımlısı evsizlerin sayısının giderek arttığını, 3 binden fazla ciddi akıl hastalığı olan evsizin kent sokaklarında yaşadığını, yetkililerin evsizleri kaderlerine terk ettiklerini tespit ettiklerini açıkladı.
New York Belediye Başkanı Eric Adams, geçtiğimiz ay akıl hastası evsizlerin gönülsüz de olsa polis gücüyle tedavilerinin yapılması için hastanelere zorunlu olarak götürülmesi kararı aldığını duyurdu. Karara New Yorklular'ın büyük bir çoğunluğu destek verse de, atılan bu adım da sorunu ne çözdü ne de azalmasını sağladı.
VOA Türkçe, kent halkını yaşadıkları saldırı, şiddet ve tacizden bıktıran, bazı kent sakinlerini de neredeyse kenti terk etme noktasına getiren, “evsiz sorununun” nedenlerini, çözüm yollarını, psikiyatrist, psikoterapist, kamu sağlığı, suç bilimleri uzmanlarına sordu.
“Suistimaller engellenmeden sorun çözülemez”
New York’ta uzun yıllardan beri hem kamu hem de özel sektöre bağlı, evsizlere yönelik tedavilerin yapıldığı kuruluşlarda görev yapan Türk psikiyatri uzmanı bir doktor, evsizler sorununun çözümü için şimdiye kadar uygulanan bütün sistemin sil baştan değişmesi gerektiğini kaydetti.
İsminin açıklanmasını istemeyen Türk psikiyatri uzmanı, çalıştığı kamu kuruluşunda evsizlere yönelik bir dizi çalışma ve tedavilerin yapıldığını belirterek, New York eyaletinin evsiz sorunuyla mücadelede, kamu hizmetleri dışında özel sektöre de evsizlerin, tedavisi, barınması ya da sosyal hizmetleri sağlaması için bütçeden pay verdiğini söyledi. Türk uzman, özel sektörün evsizlere sunduğu hizmetlerdeki suistimaller, yolsuzluklar ve yozlaşmanın engellenmesi gerektiğini söyledi.
“Evsiz başına para alan özel sektör sorunu tetikliyor”
Özel sektöre bağlı bazı şirketlerin devletle yaptığı anlaşmalar çerçevesinde, hizmet gören evsizlerin tedavi ve barınmaları başına para aldığını belirten uzman, bu durumun sorunu çözmek yerine sorunu tetiklediği görüşünü dile getirdi.
Uzman, “Bu yüzden ne barınaklarda ne de hastanelerde evsizler uzun süre tutulmuyor. Hastanede yatanlarda tam tedavi olmadan taburcu ediliyor. Evsizlere yönelik hizmetleri başına para alan özel şirketler bunu bilerek ve isteyerek yapıyor. Çünkü aynı evsiz kişi taburcu olduktan sonra tekrar hastaneye yatırılıyor. Bu şirketler her yatış başı para alıyor. Bazı durumlarda üst yönetimin gerçekten çok daha ciddi akıl hastalıkları olan evsizlerin hastanelerden daha çabuk taburcu olmaları için uzman doktorlara bu hastalara, anksiyete ya da basit depresyon teşhisi koymaları yönünde baskı yapıyorlar. Sorunun temelden çözümü için bu suiistimallerin ortandan kalkması gerekiyor " diye konuştu.
“Hastanelerde evsizler için yeterli yatak kapasitesi yok”
Belediye Başkanı Eric Adams’ın, New York’taki evsiz sorununun çözümü için akli dengesi yerinde olmayanların kendi istekleriyle olmasa da polisiye tedbirlerle hastanelere yatırılması yönündeki kararının hiçbir karşılığı olmadığını belirten psikiyatri uzmanı, “Para yok, hastanelerde evsizler için ayrılan yeterli yatak kapasitesi oldukça sınırlı. Belediye başkanının emriyle başlatılan uygulamaların ilk günlerinde benim denetimimde olan akıl hastası evsiz bir hastam sokaktan alınarak polis eşliğinde hastaneye yatırılmak istendi. Durumdan haber edildim ancak tüm çabamıza rağmen bu evsizi hastaneye yatıracak bir yatak bulamadık. Mecburen polisler aldıkları yere götürüp geri bıraktı. Sorunun bu tür önlemlerle çözülmesinin ihtimali yok” dedi.
“Kısa vadeli çözüm yolları sorunu çözmez”
New York’ta uzun süredir kendi muayenehanesinde çalışan psikiyatrist uzmanı doktor Aykut Özden ise, Belediye Başkanı Adams’ın yeni kararının New York sokaklarından psikiyatrik hasta görünümlü evsizleri toplayıp, hastaneye zorla kapatmak, böylece sokakları, metro istasyonlarını daha temiz ve güvenli hale getirmek olduğunu ancak bu yöntemin kısa vadeli bir çözüm yolu olduğunu söyledi.
Doktor Özden, “New York’ta yaşayan hemen hemen herkes bu tür görüntülerden ve olaylardan çok rahatsız. Her ne kadar birçok New Yorklu için evsizlerin hastanelere zorla götürülmesi iyi bir haber olsa da, bunun uzun vadede çok başarılı olacağından emin değilim” dedi.
“Kimse zorla hastaneye kapatılamaz”
Doktor Özden, kararın sorunun çözümünde başarılı olmayacağı görüşünü farklı açılardan şöyle dile getirdi: "Bu kanun zaten var. Eğer bir kişi sokakta saldırgan davranıyorsa ve psikiyatrik hastalık şüphesi varsa polis onu hapis yerine acil servise getiriyor. Eğer iki psikiyatri uzmanı da bunu onaylarsa, hasta gönüllü olmasa da hastaneye yatırılıyor. Daha sonra hastayı bir yargıç görüyor ve bir süre hastanede tedavi oluyor, istemese de. Bu, çok ağır hastalarda haftalarca sürebiliyor ama çoğu hasta birkaç gün sonra dışarı çıkıyor. Yani bu çok kalıcı bir çözüm değil. Bir de polislerin onlarca, yüzlerce hastayı acile getirmeleri, hepsinin doktorlar tarafından hastaneye yatırılacağını göstermez, çoğu acilden taburcu edilebilir. Bir doktor, sadece polis veya belediye başkanı istiyor diye kimseyi hastaneye zorla kapatmaz, kapatamaz" dedi.
“Uzun süre tedavi etmeden hastalıklar geçmez”
Doktor Özden, “Şu an itibariyle, yatak bekleyen birçok hasta var psikiyatriye yatmak için. Bu da üstüne bir yük olacak ve çoğu getirilen yer yokluğundan taburcu olacak muhtemelen. Ayrıca bu tür şizofreni, bipolar bozukluk gibi hastalıklar birkaç hafta hastanede yatmakla tamamen geçmez. İlaçlarına, bazen hayat boyu, devam etmeleri gerekir. Çoğu hasta eğer hastane sonrası yardım olmazsa kendini yine sokaklarda bulur. O yüzden, asıl çözüm, orta yolu bulmak ve bir kısım hastayı hakikaten sokaklardan çekmek ve uzun süreli tedaviye sokmak gerekli olsa da, çoğunluğuna dışarıda destek vermek gerekir” dedi.
Doktor Özden, "Evsizlerin barınabileceği yerlerin arttırılması, sigortasız da olsalar tedavilerinin yapılması gerekiyor. New York’ta Assertive Community Treatment (ACT) var mesela, evsiz ve sigortasız hastalara bakıyorlar, bu tür hizmetler arttırılmalı. Sosyal hizmet uzmanlarının sayıları arttırılmalı. Ayrıca bu tür hastalarda madde kullanımı da çok yaygın, onun için de ulaşılabilir tedavileri de arttırmak gerekir. Bu gibi ve diğer sosyal yaklaşımlar olmadan, toplayıp hastanelere tıkalım yaklaşımı sorunu kısa vadede çözermiş gibi olsa da çok kısa bir sürede her şey eski haline dönecektir” dedi.
“Hizmetler sokağa da ulaşmalı”
New York’taki Columbia Üniversitesi Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi'nde araştırmacı ve uluslararası halk sağlığı uzmanı olarak çalışan, ruh sağlığı konusunda birçok küresel çalışmada imzası bulunan Doç. Doktor Özge Karadağ, salgın hastalıkla beraber küresel olarak ruh sağlığı sorununun dünya genelinde arttığını, bu süreçte uzun süre tedaviden yoksun kalan New York’taki evsizlerin de bu durumdan olumsuz olarak etkilendiğin söyledi.
Doktor Karadağ, New York’taki evsiz sorununu ve çözüm yollarını şöyle değerlendirdi: “Genel olarak pandemiyle birlikte bütün ülkelerde ruh sağlığıyla ilgili ciddi sıkıntılar görüyoruz. Bundan tabi sokakta yaşayanlar, evsizler de etkilendiler. Ve şimdi şiddet artınca elbette bu defa metroda, sokakta gördüğümüz şiddet de arttı. Bu konuda neler yapılması gerektiği çok boyutlu. Öncelikle, var olan birtakım şeylerin hem fiziksel hastalıkların hem de ruhsal hastalıkların tanısının ve tedavisinin düzgün bir şekilde yapılması gerekiyor. Tabi insan hakları anlamında da gerekiyor. Her türlü dezavantajlı nüfus gurubunun hizmetlere ulaşımının sağlanması gerekiyor. Gerektiğinde hastaneye, sağlık merkezine başvuramayan kişilerin ya da bilmeyen kişilerin evlerine, yaşadıkları yerlere bazen sokağa hizmeti götürmek gerekiyor. Bu tür durumlarda kişinin hastalığının farkında olmadığını ya da kendi tedavisine karar veremeyeceği durumlar söz konusu” dedi.
“Evsizler Manhattan’a korku ve zarar veriyor”
Jan Jay Suç Bilimleri Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doçent Doktor Ali Koçak, salgın hastalığın yayılmasıyla birlikte yaşanan eve kapanma süreciyle birlikte New York’ta yaşayan evsizlerin sayısında artış olduğunu belirtti.
Evsizlerin polis zoruyla hastanelere yatırılması kararını desteklediğini söyleyen Koçak, “Bu durum Manhattan’a korku saldı. Zarar verdi. Evsizlerin bazıları uyuşturucu kullanıyor ve farkında olmadan diğer insanlara zarar veriyor. Evsizleri alıp hastanelere götürmek, onlara daha rahat tedavi imkanı vermek çok isabetli bir karar” dedi.
“Evsizler New York’tan gitme sebebi”
New York’taki evsizlerin yarattığı sorun, birçok New Yorklu'yu yaşam kalitesi giderek azalan kenti terk edip, başka şehirlere yerleşme düşüncesine de itiyor.
Bunlardan biri de yüksek lisans eğitimi için New York’a dört ay önce gelen Türk öğrenci Selim Ekşi. Kentteki evsiz sorunu kendisinde büyük hayal kırıklığı yaşattığını, bu yüzden arkadaşlarıyla birlikte New York’tan başka bir kente taşınma fikrini aralarında konuştuklarını belirten Ekşi, “İlk başta burada kalmayı, çalışmayı düşünüyordum ama burada bu evsiz problemi hakiki problem. Burası aslında göründüğü gibi bir şehir değil. Bu ciddi bir problem. New York’tan gitme sebebi bile olabilir” diye konuştu.