Suriye’nin Lazkiye ve Tartus kentlerinde yüzlerce sivilin katledildiği saldırıların yarattığı infial sürüyor.
Çatışmalarda ölü sayısının 1300’ü geçtiğini açıklayan Londra merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, olaylarda hayatlarını kaybeden yaklaşık 800 kişinin sivil olduğunu duyurdu.
VOA Türkçe’nin ulaştığı Lazkiye ve Tartus’taki saha kaynakları, öldürülen sivil sayısının artabileceğini çünkü henüz köylerin bir kısmına ulaşılamadığını söyledi. Aynı kaynaklar binlerce insanın canlarını kurtarmak için farklı yerlere kaçtıklarını, bu insanların günlerdir dağlık ve ormanlık bölgelerde hayatta kalmaya çalıştıklarını kaydetti.
Kaynaklar iki kentte ve kırsalında güvenlik sağlandıktan sonra hayatını kaybeden sivil sayısının belirlenebileceğini belirtti.
Çeşitli radikal silahlı gruplar tarafından katledildikleri ortaya çıkan sivil sayısının artması ülke içinde yaşanan infiali ve korkuyu da büyüttü.
ABD, İngiltere gibi ülkeler ve uluslararası örgütler Suriye’nin geçiş dönemi cumhurbaşkanı Ahmet el-Şara yönetimine sivil ölümlerinin durdurulması için harekete geçme çağrısı yaptı.
Suriye içinde ise, sosyal medyada katliama karışanların bulunması ve cezalandırılması çağrısı yapan binlerce mesaj yayınlandı.
Lazkiye’nin Ceble ilçesinin kırsalında yeni yönetimin polis gücüne yönelik bir pusuda 13 polisin öldürülmesinin ardından gerilim çok hızlı bir şekilde tırmanmıştı. İlçe kırsalında el-Şara yönetimine karşı silahlı bir grupla yeni yönetimin güvenlik birimleri arasında başlayan çatışma kısa sürede Lazkiye merkezine kadar yayıldı.
İdlib kırsalındaki yabancı radikal cihatçı grupların da olduğu farklı silahlı yapıların Lazkiye ve Tartus’a girmesinin ardından sivillere yönelik katliamlar başladı.
Yaklaşık 2 gün devam eden katliamların faillerinin bazıları çektikleri görüntüleri sosyal medyada yayınladı. Hem bu görüntüler hem de katledilen sivil sayısı arttıkça el-Şara yönetimine yönelik ülke içinden ve dışından tepkiler arttı.
El-Şara halka hitaben yaptığı konuşmada “sivillerin kanının dökülmesine karışanlardan hesap sorulacağını” belirterek “hiç kimse kanunlardan üstün değildir” dedi.
Konuşmasında yeni yönetime karşı olan Lazkiye merkezli silahlı grupları “Esat kalıntıları” olarak tanımlayan el-Şara, “kendimizi yıkılan eski rejimin kalıntılarının ve onların dış destekçilerinin yeni bir mezhepçi ayrılık yaratma ve ülkeyi iç savaşa sürükleme girişimi tehlikesi ile karşı karşıya bulduk” diye konuştu.
Bu sırada bazı “fırsatçı grupların da devreye girdiğini” söyleyen el-Şara, isim vermediği bu grupların kaos yaratmayı hedeflediğini savundu.
Reuters haber ajansına röportaj da veren el-Şara, bu röportajında, “Alevilere yönelik saldırılara karışanların kendi müttefikleri bile olsa cezalandırılacağını” söyledi
Suriye’deki yeni yönetimi oluşturan grubun radikal İslamcı kökleri nedeniyle ülkedeki azınlıklar ve ılımlı/laik Sünniler hala tedirgin.
Son olarak Lazkiye ve Tartus’ta Alevi sivillere yönelik saldırılar bu tedirginliği iyice derinleştirdi. Çok dinli ve çok mezhepçi olan Suriye’de bir mezhep çatışmasının yaşanabileceğine dair korkular ve senaryolar konuşulmaya başlandı.
Geçiş hükümetinde ve üst düzey önemli pozisyonlarda azınlıklara ve ılımlı Sünni kesime yer vermemesi ile eleştirilen el-Şara yönetiminin toplumsal barışı nasıl sağlayacağı da merak konusuydu. Sahil kentlerindeki saldırıların ardından alevlenen tartışmalar ve toplumsal baskı doğrultusunda geçiş dönemi yönetimi sivil barışın sağlanması için neler yapılması gerektiğini araştırmak, toplumu oluşturan farklı dini ve mezhebi unsurların taleplerini dinlemek üzere bir komisyon oluşturdu. Komisyonun çalışmalarına Alevi nüfusun yoğun olduğu sahil kesiminden başlayacağı belirtiliyor.
Katliamları araştırma komisyonu çalışmaya başladı
Lazkiye ve Tartus kentlerinde sivillere karşı işlenen suçları araştırmak üzere oluşturulan komisyonun çalışmalarına başladığı belirtiliyor. İki kentte ve kırsalında yaklaşık 2 gün boyunca neler olduğunu mağdurlarla ve yerel halkla konuşarak belirlemeye çalışacak olan komisyonun çalışmalarını 30 gün içinde tamamlaması gerekiyor.
Komisyonun hazırlayacağı rapor doğrultusunda sivillere karşı işlenen suçlara karışanların cezalandırılacağı kaydediliyor.
Bu komisyonun yanısıra önceki gün Lazkiye’ye giren bir Birleşmiş Milletler (BM) heyeti de yerel halkla ve mağdurlarla görüşmüştü.
Diğer taraftan geçiş dönemi savunma bakanlığı bugün itibariyle sahil bölgesinde “eski yönetim kalıntılarına yönelik operasyonun sona erdiğini” duyurdu. Bakanlık sözcüsü tarafından yapılan açıklamada operasyonların tamamlandığı bölgelerde hayatın normale döndüğü kaydedildi.
Lazkiye ve Tartus ile kırsallarında hayatını kaybeden sivillerin sayısının yanısıra hasarın boyutu da henüz bilinmiyor. Çok sayıda evin ve işyerinin yakıldığı yerel kaynaklar tarafından doğrulanırken özellikle sivil katliamlarının yaşandığı bölgelere şimdilik Suriye Kızılayı gibi kuruluşların girmesine izin veriliyor.
Her iki kente de diğer kentlerden ulaşımın sağlandığı güzergahlarda çok sayıda güvenlik noktası kurulduğu, bu kentlere ve kırsallarına gitmek isteyenlere izin verilmediği de bölgeden gelen haberler arasında.
Suriye resmi haber ajansı SANA bugün itibariyle iki kent merkezinde ve birkaç ilçede fırınların çalışmaya başladığını, hayatın yavaş yavaş normale dönmeye başladığını duyurdu.
Diğer taraftan sivil yakınlarını kaybedenlerin toplu mezarlar açtıkları ve yine toplu cenaze törenleri ile yakınlarını defnettiklerini gösteren görüntüler sosyal medyada yer almaya başladı.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio Pazar günü yaptığı açıklamada, Suriye'de azınlıklara yönelik “katliamların” arkasındaki “radikal İslamcı teröristleri” kınamış ve ülkedeki geçici yönetimin sorumlulardan hesap sormasını talep etmişti.
“ABD’nin Suriye'nin Hıristiyan, Dürzi, Alevi ve Kürt toplulukları dahil dini ve etnik azınlıklarının yanında olduğunu, ölenlere ve ailelerine başsağlığı dilediklerini” kaydeden Rubio, “Suriye'nin geçici makamları, ülkenin azınlık topluluklarına yönelik bu katliamların faillerini sorumlu tutmalı” demişti.
Forum