Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin Bingazi’deki Libya Geçici Ulusal Geçici Konseyine kesin destek verdiğini açıkladı.
Davutoğlu, Bingazi’ye yaptığı ziyaret sırasında muhalif güçleri Libya halkının meşru temsilcisi olarak ilan etti ve Kaddafi’nin gitmesi gerektiğini söyledi.
Albay Kaddafi ile yakın ilişkisi olan Türkiye, Libya liderinin krizi çözmede hala rol oynayacağını savunan birkaç ülkeden biriydi.
Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Selim Yenel politika değişikliğinin kolay olmadığı görüşünde.
Türkiye’nin çok ihtiyatlı bir tutum izlediğini, iki tarafla da diyalogu korumaya çalıştığını belirten Yenel, ancak sonunda Kaddafi ile diyalogun imkansız hale geldiğini buna karşılık Bingazi’dekilerin daha sorumlu hareket ettiğini gördüklerini söylüyor. Yenel, sonunda gerçeği kabul ettiklerini ve Bingazi’deki yönetimin Libya halkını temsil ettiğini kavradıklarını belirtiyor.
Ankara Libya’daki muhalefete destek sözünü daha önce verdiği 100 milyon dolara ek 200 milyon dolarlık yardımla somutlaştırdı. Türk yetkililer bu paranın muhalefetin günlük ihtiyaçlarına karşılamaya yardımcı olacağını bildiriyor.
Gazeteci Semih İdiz’e göre Libyalı muhalif güçlere verdiği güçlü destek Ankara’yı Batılı müttefikleriyle aynı çizgiye getirdi. Türkiye’nin daha önce bölgede daha bağımsız bir politika izlediğini hatırlatan İdiz, Ankara’nın artık kendi inisiyatifiyle bir süreç belirleyemeyeceğini, Washington ile işbirliğine daha çok yöneleceğini ya da paralel bir tutuma gireceğini savunuyor.
EDAM adlı araştırma kurumunun başkanlığını yapan Carnegie Enstitüsü uzmanlarından Sinan Ülgen de Batılı müttefikleriyle aynı çizgiyi paylaşan Türkiye’nin şimdi daha etkin bir rol oynayacağı görüşünde.
Türkiye’nin NATO üyesi Müslüman bir ülke olarak önemli bir rol oynayacağını vurgulayan Ülgen Ankara’nın sadece Libyalı muhalefete mali kaynak sağlamadığını Libya halkına kaderini tayin etmede yardıma kararlı olduğunu gösterdiğini de söylüyor.
Gündemde bundan sonra muhalefetin Türkiye’de büro açması ve 15-16 Haziran tarihlerinde İstanbul’da düzenlenecek Uluslararası Temas Grubu toplantısının hazırlıkları var.
Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Selim Yenel, toplantıda Kaddafi sonrası Libya’nın şekillenmesine ağırlık verileceğini, Türkiye’nin 25 bin işçisinin çalıştığı Libya’da ekonomik çıkarları bulunduğunu vurguluyor. Libya’nın siyasi geleceğinin bir numaralı sorun olduğunu kabul eden Yenel, yine de ekonomiye büyük önem verdiklerini saklamıyor.
Gözlemcilere göre Ankara’nın Kaddafi ile ilişkiyi kesmemesinde Libya ile imzaladığı milyarlarca dolarlık iş sözleşmelerinin büyük rolü oldu.
Ancak Ankara’nın muhalefetin yanında yer aldığını açıklamasının ardından yaptığı ilk iş, BM yaptırımları çerçevesinde Libya ile ortak Arap-Türk Bankasına el koymak oldu.