İSTANBUL —
Türkiye tarihindeki en büyük maden faciasının yaşandığı Soma'yı ziyaret eden Başbakan Erdoğan, kurtarma operasyonunu yürüten yetkililer ve madenci yakınlarıyla görüştü.
Amerika, Türkiye’ye her türlü yardımda bulunacağını belirten resmi bir açıklamada bulundu. Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney “Dualarımız Soma’da maden patlamasında hayatını kaybeden ve madende mahsur kalanlarla birlikte tüm Türkiye halkı için” diye konuştu.
Soma’da endişeli ve gergin bekleyiş devam ediyor. Madencilerin yakınları, madende mahsur kalan 200 kişiden gelecek olan haberi bekliyor.
Enerji Bakanı Taner Yıldız, kurtarma çalışmalarının madendeki yüksek oranda karbon monoksit gazı nedeniyle aksadığını ve bu nedenle de zaman zaman durdurulduğunu açıkladı. Bir kilometreden fazla derinlikteki madene oksijen pompalanmaya devam ediliyor.
Madendeki can kayıplarına havasızlığın neden olduğu belirtiliyor. Kurtarma çalışmalarında görev alan bir madenci, artık madene giremediklerini, mahsur kalanları kurtarmak için giren en az üç kişinin de hayatını kaybettiğini, dolayısıyla ümitlerinin tükenmek üzere olduğunu söyledi.
Madencilerin yakınları, konuyla ilgili bilgi verilmemesinden şikayetçi. Yoğun güvenlik önlemleri altında madeni ziyaret eden Başbakan Erdoğan’a halk, protestolarla karşılık verdi. Makam aracını tekmeleyen protestocular, hükümeti istifaya çağırdı.
Gazetecilere yaptığı açıklamada Erdoğan, 19. yüzyılda İngiltere’de, 20. Yüzyılda Amerika’da meydana gelen maden kazalarını örnek göstererek, bunların sadece Türkiye’de yaşanmadığını belirtti. Erdoğan “İngiltere’de 1838’de madendeki göçük sebebiyle 204 kişi öldü, yine 1866 yılında aynı madende 361 kişi hayatını kaybetti, 1894’de Galler’de yaşanan diğer bir patlamada da 290 kişi öldü” dedi.
Başbakan Erdoğan, maden faciasının kapsamlı şekilde araştırılacağına dair söz verdi.
Yetkililer, madendeki göçüğün elektrik trafosundaki patlamadan kaynaklandığını ve yangının madenin bazı bölümlerinde devam ettiğini belirtiyor.
Hükümet, madendeki çalışma koşulları ve güvenlik önlemleriyle ilgili geçen ay TBMM’ye getirilen araştırma önergesini reddetmesi nedeniyle, baskı altında.
Protestolar
Soma Kömür İşletmeleri’nin İstanbul’daki merkezinin önünde gösteriler düzenlendi. Göstericiler, merkezin duvarlarına “Bu bina madencilerin kanıyla yapılmıştır” diye yazdılar. Polis diğer eylemcilere izin vermedi. Taksim Meydanı'na yürümek isteyen gruba polis izin vermedi.
Sol eğilimli iki muhalefet gazetesinin satıcısı da, Taksim Meydanı’nda “Türkiye işçiler için mezar, bu kaza değil ihmal” şeklindeki gazete başlıklarını sesli olarak okudu.
Olaylarda çok sayıda kişi gözaltına alındı. Kadıköy’de de oturma eylemi düzenlenerek, maden faciası protesto edildi. Gazi mahallesinde toplanan gruba polis, biber gazı ve TOMA ile müdahale etti.
Sosyal medyada da tepki toplayan Soma Kömür İşletmeleri, gelişmelerle ilgili fazla ayrıntı vermeyerek, bir patlama nedeniyle “vahim bir kaza” yaşandığını belirtti.
Ankara’da polis, Kızılay’da Madenci Anıtı önünde toplan göstericilere dağılması için biber gazı bombası ve basınçlı suyla müdahale etti.
İzmir Konak Meydanı’nda toplanan grup, sloganlar atarak, yaşananları protesto etti. Meydana yürüyen bazı siyasi parti, sendika ve sivil toplum kuruluşu üyeleri, sloganlar eşliğinde Konak Meydanı'na yürüdü. Burada, polis barikatını geçmek isteyen gruba müdahale edildi.
Soma dahil, Türkiye’nin değişik bölgelerinde de protesto eylemleri düzenlendi.
Hastaneler Yetersiz Kaldı
Bölgedeki hastanelerin yetersiz kalması nedeniyle tarım ürünleri için kullanılan bir buzhane ve soğutuculu kamyonlar geçici morg olarak kullanılıyor. Hastane yetkilileri, tedavi gören ve sağ kurtulan madencilerin isimlerini okumak için zaman zaman dışarı çıkıp, haber bekleyen ailelere bilgi veriyor.
Madencilerin aile ve yakınlarına yardımcı olmaları amacıyla bir grup psikiyatrist görevlendirilmiş durumda. Jandarma, kurtarma çalışmalarını etkilememesi için madenin girişinde ve çevresinde güvenlik önlemleri almış durumda.
Türkiye’de İşçi Ölümlerinde İlk Üçte
Türkiye’deki kömür madenlerinin çalışma ve güvenlik koşulları son derece tehlikeli. Bu nedenle Meclis’te konuyla ilgili bir araştırma önergesi verilmişti.
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), Avrupa Birliği adayı Türkiye’yi 2012 yılında işçi ölümlerinde dünyadaki üçüncü en kötü ülke olarak belirlemişti.
Türkiye’de son on yılda yaşanan kalkınma, inşaat alanında hızlı bir büyümeye ve enerji ihtiyaçlarının artmasına neden oldu ancak çalışma koşulları ve güvenliğindeki standartlar bu kalkınmaya yetişemedi.
Özellikle kömür madenlerindeki güvenlik koşulları yıllardır zayıf. 1992 yılında Zonguldak’taki madende yaşanan bir patlama 263 madencinin hayatını kaybetmesine neden olmuştu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, yetkililerin Soma madenindeki denetimleri düzenli olarak yaptıklarını, en son denetimin Mart ayında yapıldığını ve herhangi bir soruna rastlanmadığını belirtti.
Amerika, Türkiye’ye her türlü yardımda bulunacağını belirten resmi bir açıklamada bulundu. Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney “Dualarımız Soma’da maden patlamasında hayatını kaybeden ve madende mahsur kalanlarla birlikte tüm Türkiye halkı için” diye konuştu.
Soma’da endişeli ve gergin bekleyiş devam ediyor. Madencilerin yakınları, madende mahsur kalan 200 kişiden gelecek olan haberi bekliyor.
Enerji Bakanı Taner Yıldız, kurtarma çalışmalarının madendeki yüksek oranda karbon monoksit gazı nedeniyle aksadığını ve bu nedenle de zaman zaman durdurulduğunu açıkladı. Bir kilometreden fazla derinlikteki madene oksijen pompalanmaya devam ediliyor.
Madendeki can kayıplarına havasızlığın neden olduğu belirtiliyor. Kurtarma çalışmalarında görev alan bir madenci, artık madene giremediklerini, mahsur kalanları kurtarmak için giren en az üç kişinin de hayatını kaybettiğini, dolayısıyla ümitlerinin tükenmek üzere olduğunu söyledi.
Madencilerin yakınları, konuyla ilgili bilgi verilmemesinden şikayetçi. Yoğun güvenlik önlemleri altında madeni ziyaret eden Başbakan Erdoğan’a halk, protestolarla karşılık verdi. Makam aracını tekmeleyen protestocular, hükümeti istifaya çağırdı.
Gazetecilere yaptığı açıklamada Erdoğan, 19. yüzyılda İngiltere’de, 20. Yüzyılda Amerika’da meydana gelen maden kazalarını örnek göstererek, bunların sadece Türkiye’de yaşanmadığını belirtti. Erdoğan “İngiltere’de 1838’de madendeki göçük sebebiyle 204 kişi öldü, yine 1866 yılında aynı madende 361 kişi hayatını kaybetti, 1894’de Galler’de yaşanan diğer bir patlamada da 290 kişi öldü” dedi.
Başbakan Erdoğan, maden faciasının kapsamlı şekilde araştırılacağına dair söz verdi.
Yetkililer, madendeki göçüğün elektrik trafosundaki patlamadan kaynaklandığını ve yangının madenin bazı bölümlerinde devam ettiğini belirtiyor.
Hükümet, madendeki çalışma koşulları ve güvenlik önlemleriyle ilgili geçen ay TBMM’ye getirilen araştırma önergesini reddetmesi nedeniyle, baskı altında.
Protestolar
Soma Kömür İşletmeleri’nin İstanbul’daki merkezinin önünde gösteriler düzenlendi. Göstericiler, merkezin duvarlarına “Bu bina madencilerin kanıyla yapılmıştır” diye yazdılar. Polis diğer eylemcilere izin vermedi. Taksim Meydanı'na yürümek isteyen gruba polis izin vermedi.
Sol eğilimli iki muhalefet gazetesinin satıcısı da, Taksim Meydanı’nda “Türkiye işçiler için mezar, bu kaza değil ihmal” şeklindeki gazete başlıklarını sesli olarak okudu.
Olaylarda çok sayıda kişi gözaltına alındı. Kadıköy’de de oturma eylemi düzenlenerek, maden faciası protesto edildi. Gazi mahallesinde toplanan gruba polis, biber gazı ve TOMA ile müdahale etti.
Sosyal medyada da tepki toplayan Soma Kömür İşletmeleri, gelişmelerle ilgili fazla ayrıntı vermeyerek, bir patlama nedeniyle “vahim bir kaza” yaşandığını belirtti.
Ankara’da polis, Kızılay’da Madenci Anıtı önünde toplan göstericilere dağılması için biber gazı bombası ve basınçlı suyla müdahale etti.
İzmir Konak Meydanı’nda toplanan grup, sloganlar atarak, yaşananları protesto etti. Meydana yürüyen bazı siyasi parti, sendika ve sivil toplum kuruluşu üyeleri, sloganlar eşliğinde Konak Meydanı'na yürüdü. Burada, polis barikatını geçmek isteyen gruba müdahale edildi.
Soma dahil, Türkiye’nin değişik bölgelerinde de protesto eylemleri düzenlendi.
Hastaneler Yetersiz Kaldı
Bölgedeki hastanelerin yetersiz kalması nedeniyle tarım ürünleri için kullanılan bir buzhane ve soğutuculu kamyonlar geçici morg olarak kullanılıyor. Hastane yetkilileri, tedavi gören ve sağ kurtulan madencilerin isimlerini okumak için zaman zaman dışarı çıkıp, haber bekleyen ailelere bilgi veriyor.
Madencilerin aile ve yakınlarına yardımcı olmaları amacıyla bir grup psikiyatrist görevlendirilmiş durumda. Jandarma, kurtarma çalışmalarını etkilememesi için madenin girişinde ve çevresinde güvenlik önlemleri almış durumda.
Türkiye’de İşçi Ölümlerinde İlk Üçte
Türkiye’deki kömür madenlerinin çalışma ve güvenlik koşulları son derece tehlikeli. Bu nedenle Meclis’te konuyla ilgili bir araştırma önergesi verilmişti.
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), Avrupa Birliği adayı Türkiye’yi 2012 yılında işçi ölümlerinde dünyadaki üçüncü en kötü ülke olarak belirlemişti.
Türkiye’de son on yılda yaşanan kalkınma, inşaat alanında hızlı bir büyümeye ve enerji ihtiyaçlarının artmasına neden oldu ancak çalışma koşulları ve güvenliğindeki standartlar bu kalkınmaya yetişemedi.
Özellikle kömür madenlerindeki güvenlik koşulları yıllardır zayıf. 1992 yılında Zonguldak’taki madende yaşanan bir patlama 263 madencinin hayatını kaybetmesine neden olmuştu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, yetkililerin Soma madenindeki denetimleri düzenli olarak yaptıklarını, en son denetimin Mart ayında yapıldığını ve herhangi bir soruna rastlanmadığını belirtti.
