Türkiye ve Rusya arasındaki Soçi mutabakatının ardından Rus jandarması Suriye’nin kuzeyinde daha önce YPG’nin bulunduğu Kobani’de konuşlandı. Moskova YPG’ye Suriye’nin kuzeydoğusunda tüm sınır hattından çekilmemeleri halinde Türkiye ile çatışma uyarısında bulundu.
Rusya Savunma Bakanlığı, jandarma konvoyunun Fırat Nehri’ni geçerek Kobani’ye konuşlandığını açıkladı. Rus haber ajansı TASS’ın aktardığı habere göre, Rus jandarmasının YPG’nin Kobani’den çekilmesinde kolaylaştırıcı bir rol üstleneceğini belirtildi. ABD askerleri Başkan Donald Trump’ın kararı doğrultusunda bu bölgeden çekilmişti.
Your browser doesn’t support HTML5
Rus jandarmasının Kobani’ye konuşlanmasıyla birlikte, Ankara ve Moskova arasında varılan mutabakat kapsamında Rus jandarması ve Suriye güvenlik güçleri tarafından YPG savaşçılarının 30 kilometre içeri çekilme sürecinin denetlenmesi süreci başlamış oldu.
İlgili Haberler Soçi’de Mutabakat Sağlandı: Türk-Rus Ortak Devriyesi BaşlıyorKobani YPG için özel öneme sahip stratejik bir bölge. 2014-2015’te Suriye iç savaşındaki en şiddetli çatışmalar IŞİD ve ABD’nin desteklediği YPG’nin de içinde olduğu Suriye Demokratik Güçleri arasında yaşanmıştı.
Washington ve Ankara arasında varılan anlaşmanın ardından Rusya ve Türkiye arasında varılan mutabakat Rus lider Vladimir Putin’in Suriye’deki nüfuzunun altını çiziyor ve müttefiki Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esat’a bağlı güçlerin de Suriye’nin kuzeydoğusuna uzun süre sonra ilk kez herhangi bir çatışma olmaksızın geri dönmesini sağlıyor.
Soçi mutabakatı kapsamında Suriye sınır muhafızları da bölgede konuşlanıyor. Altı gün sonra da Rus ve Türk askerleri, daha önce ABD’nin Kürt müttefikleriyle konuşlanmış olduğu bölgede, Suriye’nin kuzeydoğusunda sınırdan 10 kilometre içerde ortak devriye görevi icra edecekler.
İlgili Haberler Türkiye ve Rusya’nın Soçi Mutabakatı Ne Anlama Geliyor?Başkan Trump’ın 6 Ekim’de ABD askerlerinin bölgeden çekileceğini açıklamasından bu yana Suriye’nin kuzeyinde yaşanan baş döndürücü hareketlilik sekiz yıldır devam eden iç savaşta ülkenin dörtte birini kapsayan bölgesinde askeri dengelerin değişmesine yol açtı.
Ankara ve Moskova arasında sağlanan Soçi mutabakatına YPG’den henüz bir açıklama gelmedi.
Soçi’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin arasında 6 saat süren görüşmelerin ardından açıklanan mutabakat metninde Rusya ve Türkiye’nin anlaşmanın uygulanmasının denetlenmesi amacıyla ortak bir izleme ve doğrulama mekanizması kurulacağı belirtilmişti.
Kremlin’den YPG’ye sert uyarı Washington’a imalı mesaj
Kremlin sözcüsü Dimitri Peskov sert bir açıklama yaparak “Kürt güçleri silahlarıyla birlikte çekilmezlerse o zaman Suriye sınır muhafızlarının ve Rus jandarmasının geride duracağı aşikar. Bu durumda hala bölgede olan Kürt birimleri Türk ordusunun ağırlığıyla ezilecek” şeklinde konuştu.
Soçi mutabakatının nasıl bir güvence altında olacağı konusunda soru işaretleri olduğunu belirten Washington’a da üstü kapalı mesaj gönderen Kremlin sözcüsü Rus haber ajanslarının aktardığına göre, “ABD son birkaç yıldır Kürtler’in en yakın müttefikiydi ve sonunda ABD Kürtler’i terk etti ve onlara ihanet etti. Türkler’le savaşmaya terk etti” ifadelerini kullandı.
“YPG’liler Suriye ordusu üniforması giyerse ne olacak?”
Cumhurbaşkanı Erdoğan da YPG’nin çekilmemesi halinde operasyonun yeniden başlayabileceğinin mesajını verdi. Erdoğan, Putin’e YPG’lilerin Suriye ordusu üniformalarını giymesi ve bölgede kalması halinde ne olacağını da sorduğunu, Putin’in soruya buna izin vermeyeceklerini söyleyerek yanıt verdiğini belirtti.
Ankara ve Moskova arasında Soçi mutabakatının ardından ilişkilerin daha da gelişebileceğinin işareti ise Rusya’nın savunma ekipmanı satışından sorumlu kurumunun başkanının yaptığı açıklamayla geldi. Rus Interfaks haber ajansına konuşan Rus yetkili Moskova’nın daha önceki S-400 alımı sebebiyle F-35 savaş uçakları projesinden çıkarılan Türkiye’ye daha fazla S-400 füze savunma sistemi verebileceğini söyledi.
“Ankara Şam’la güvenlik konusunda işbirliği yapmak zorunda kalacak”
Soçi’de varılan mutabakat Türkiye’nin YPG’nin sınır hattından çekilmesi endişesini gidermekle birlikte, Ankara’nın Erdoğan ve Esat arasında yıllardır süren düşmanlığın ardından Şam ile güvenlik konusunda işbirliği yapmak zorunda kalacağı anlamına da geliyor.
Bu hafta içinde haber ajansı Reuters’a konuşan üç Türk yetkili Ankara’nın Suriye’nin kuzeydoğusunda doğrudan çatışmadan kaçınmak için perde arkasından Şam ile temasta olduğunu belirtmiş, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Türkiye’nin Esat yönetimiyle doğrudan temasının olmadığını ancak istihbarat düzeyinde temasın olabileceğini ve bunun doğal olduğunu söylemişti.
“Ankara 12 gözlem noktası planını yeniden değerlendiriyor”
Türk güvenlik kaynakları Reuters’a yaptığı açıklamada Soçi mutabakatının ardından Suriye’nin kuzeydoğusunda 12 gözlem noktası kurulması planının yeniden değerlendirildiğini söyledi.
Bu değişiklik güvenli bölge sınırları içinde hakim güç olmayı amaçlayan Türkiye’nin Soçi mutabakatının ardından Türk askerinin uzun vadede bölgede kalamayacağını vurgulayan Esat ve Putin ile paylaşmak zorunda kalacağı anlamına geliyor.
Rus Interfax haber ajansıysa, Suriye hükümetinin Türkiye sınırında 15 gözlem noktası kuracağını duyurdu. Interfax haberini, Rusya Savunma Bakanlığı'na dayandırdı.
“Suriye sınır muhafızlarının konuşlanması Erdoğan’ın Esat’ı fiilen tanıması demek”
Reuters’a konuşan Moskova Politikası Grubu’ndan Orta Doğu uzmanı Yury Barmin’e göre Soçi mutabakatının en önemli kısmı Suriye sınır muhafızlarının ülkenin kuzeydoğusuna gelmesi.
Barmin, “Bu Şam ve Moskova’nın uzun süredir amaçladığı bir şeydi. Bu aynı zamanda Esat’ın fiili olarak Erdoğan tarafından tanınması anlamına de geliyor” değerlendirmesinde bulundu.