Erişilebilirlik

Alman Kamuoyunda Sığınmacı Tartışmaları


Almanya’nın gündeminde göçmenlerle ilgili tartışmalar var. Kiel-Hamburg seferini yapan yolcu treninde bir Filistinli sığınmacının düzenlediği bıçaklı saldırıda 2 kişinin hayatını kaybetmesi ve dün akşam ülkenin kuzeyindeki Grewesmühlen kentinde bir göçmen yurduna karşı düzenlenen protestolarda çıkan olaylar sonrasında dikkatler bir kez daha bu konuya çevrildi.

Yabancılarla ilgili tartışmaların, Almanya'da 1996 yılından bu yana Nasyonal Sosyalizm Kurbanlarını Anma Günü olarak anılan 27 Ocak gününde yeni bir zirve yapması da dikkat çekti.

Dün akşam ülkenin kuzeyinde, Mecklenburg-Vorpommern eyaletindeki Grewesmühle kentinde yaklaşık 700 gösterici, göçmenler için bir barınak inşa edilmesi planını protesto etti. İnşaat planının oylandığı ilçe meclisi binası önünde yapılan gösteride çıkan kargaşada, çok sayıda katılımcı toplantıyı koruyan polislere havai fişeklerle saldırarak, binaya girmeye çalıştı.

Polisin şiddet kullanarak göstericileri geri püskürtmeyi başardığı, göstericilerin ise yaklaşık 400 mülteci için planlanan yurdun Upahl adlı bir köyde kurulacak olmasını eleştirirken, yerleştirilecek mültecilerin köyde yaşayanları rahatsız edeceğini öne sürdükleri öğrenildi. Toplantının bölgeye sevk edilen toplam 120 polisin koruması altında sona erdiği ve mülteci yurdunun inşasının onaylandığı, inşaatın önümüzdeki Mart ayında başlayacağı haber verildi.

Yaşananları "utanç verici" olarak tanımlayan Uluslararası Auschwitz Komitesi, saldırılardan aşırı sağcıları sorumlu tuttu. Komiteden yapılan açıkalamada, dünkü olayların görüntülerinin Washington'daki Kongre Binası'na yönelik saldırı ve işgal girişimini anımsattığını söylendi ve "Özellikle bugün Holokost kurbanlarını anma gününde, tüm demokratlar dünyanın dört bir yanındaki aşırı sağcıların nefret ve şiddet konusunda birbirlerini motive ettiklerini ve radikalleştiklerini anlamalıdır" denildi.

Çarşamba günü Kiel’den Hamburg’a giden bir trende meydana gelen bıçaklı saldırıda iki kişinin ölmesi, en az 7 kişinin de yaralanması
da sığınmacılarla ilgili tartışmaları başlıklara taşıyan bir diğer gelişme oldu. Rastgele yolculara bıçakla saldıran, 16 yaşında bir kız ve 19 yaşındaki bir erkek yolcuyu öldüren kişinin Filistin asıllı olduğu, kendisinin de saldırı sırasında yaralandığı ve halen hastanede olduğu belirtildi.

2014 yılından bu yana Almanya’da sığınmacı olarak yaşayan İbrahim A. adlı kişinin, bu olay öncesinde de çok sayıda suça karıştığı bildirildi. 2016 yılında Bad Münstereifel kentinde bir adamı dövdüğü ve bıçakla yüzünden yaraladığı için bir yıl ertelenmiş hapis cezası aldığı, bunun dışında uyuşturucu ihlali ve hırsızlık nedeniyle cezaları bulunduğu, son olarak geçen yıl bir adamı bıçaklamak suçundan tutuklandığı öğrenildi. Zanlının trendeki saldırıdan bir hafta önce serbest bırakıldığı da haber alındı.

Almanya’da suça karışan sığınmacıları sınırdışı etmek çok zor

Bu olay sonrasında, bu zanlı gibi çeşitli ve ağır suçlara karıştığı tespit edilen sığınmacıların sınırdışı edilmesinde yaşanan sorunlar tartışmaların odak noktasında. Ancak hukuk uzmanları, bu olayda da tespit edilidği gibi, sığınmacıların çoğu kez pasaportsuz giriş yaptığını, bu yüzden vatansız olarak kayda geçtiklerini ve geçerli belgeleri olmadan zaten ülke dışına çıkarılamayacaklarını belirtiyor.

Alman ceza kanunları, suça karışan mültecilerin, verilen cezaya bakılmaksızın, ancak "ülkenin kamu güvenliği ve düzeni için ciddi bir tehdit ve toplum için tehlike oluşturmaları" halinde sınır dışı edilebileceklerini öngörüyor. Buna göre en az üç yıl hapis cezasına çarptırılan bir mülteci ülkeyi terk etmek zorunda kalıyor. Ancak pasaportu olmayanlar, haklarında sınırıdışı kararı olmasına rağmen, geçici olarak Almanya’da kalmaya devam edebiliyor.

XS
SM
MD
LG