Erişilebilirlik

Özbek Kökenliler Gözüyle Afganistan'dan Kaçış


ABD Başkanı Joe Biden, 14 Nisan’da, Afganistan’daki ABD askerlerinin 11 Eylül 2021’e kadar tamamen geri çekileceği açıklamıştı. Afganistan’da 6 Ağustos 2021 tarihinde ilk kez bir vilayet merkezini ele geçiren Taleban, 15 Ağustos'ta başkent Kabil’i ele geçirerek 20 yıl sonra Afganistan’ı kontrol eder duruma geldi.

Taleban’dan kaçıp sınırlara yönelen Afganlar içinde Özbek kökenliler Türkiye’de çalışıp ailelerine para gönderme çabası içindeler. Altındağ’da bir apartmanda yaşayan Özbek kökenli Afganlar VOA Türkçe’ye konuştu.

Özbek Kökenliler Gözüyle Afganistan'dan Kaçış
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:09:38 0:00

Memleketlerindeki gelişmeleri endişeyle izlediklerini aktaran Afganlar, “Liderlerimiz, büyüklerimiz, tüm dünya Afganistan’ı tek başına bıraktı. Ülkemiz artık daha da karışık. Geri dönersek Taleban bizi öldürecek” diyor.

6 yıldır Türkiye’de bulunan Nihad Muradi’nin ailesi burada yaşıyor, ancak “Savaştan kaçmadım, gideceğim ama gidemiyoruz” diyor. Muradi, “Savaştan kimse kaçmaz, ailesinden kimse kaçmaz. Anlamıyoruz, ne yapacağız? Kaç senedir Amerika vuruyor, büyükler memleketi sattılar gittiler. Zaten savaşı Amerika getirdi, şimdi onlar çıktı savaş yeniden başladı. Şimdi daha zor durumdayız orada hiç bir şey yapamıyoruz, buradaki insanlar bize yardımcı olsun” diyerek seslendi. Ev tutup inşaatlarda çalıştıklarını aktaran Nihad Muradi, “Kimseye zararımız yok. Sabah işe gidiyoruz akşam eve geliyoruz yine de Türkiye kabul etmiyor bizi” diyor.

“Taleban, polis ağabeyimi 15 gün önce öldürdü”

Babası emekli polis, ağabeyi de 14 yıldır polis şefi olan Muhammed Cemşid, Taleban’ın 15 gün önce abisini yakalayıp öldürdüğünü söylüyor. Ailelerinin Afganistan’da çok zor durumda olduğunu belirten Cemşid, “Yabancı müdahale devleti az da olsa ayağa kaldırdı, daha sonra yeniden düştü” diyor. Cemşid, “Biz de savaşmak istiyoruz, savaşmak sorun değil, şu anda ekonomik sıkıntılarımız var. Buradakilerin aileleri orada devletle savaş veriyor. Ailelerden bir-iki kişi geliyor, çalışıyor, oraya para gönderiyor. Aileler zor duruma düşmesin” dedi.

“Şimdi Afganistan’a gitsek bizi öldürecekler”

“Ben 23 yaşımdayım ama görmedim bir değişme” diyen Osman ise “Bizde kimlik yok. Zor yaşıyoruz, çalışıyoruz. Biz zordaydık, kaçtık Afganistan’dan. Şimdi Afganistan’a gitsek bizi öldürecekler. İş olsa çalışacağız, polisten kaçıyoruz. Afganistan normale dönse gideceğiz ama olmuyor, ben 23 yaşımdayım, görmedim normal halini” diyor.

“Afganistan’ı böyle görmek istediler, yalnız bıraktılar”

“Olmadı işte, yapamadılar. Afganistan’ı sattılar, başkanımız sattı, aldı parayı gitti” diyerek söze başlayan Cavit Cuya, “Millet tek başına kalmış, herkes görüyor uçaktan düşen insanları, kimse bakmıyor şu anda” diyerek duygularını paylaştı. “Bir şey yapmadılar, yapsalardı Taleban kaybediyordu ama onlar Afganistan’ı böyle görmek istediler, yalnız bıraktılar. Türkiye’de böyle bir şey olmasın da savaş olursa başkanınız size bakmazsa nasıl satılırsanız nasıl savaşabilirsiniz?” sorusunu yönelten Cavit Cuya, “Amerika geldi, dedi ki ‘Savaşı bitireceğim, Afganistan’ı iyi bir ülke yapacağım’ dediler ama yapmadılar. Herkesin yaşamaya hakkı var ama iyi yaşamıyorlar ki. Türkiye’de kalmak istiyoruz ama Türkler istemiyor ki, Afganları görünce nefret ediyorlar” dedi.

Türkiye’de yaşayan sığınmacılara yardım eden Dünya Evimiz Uluslararası Dayanışma Derneği Koordinatörü Burçak Sel Tüfekçi, VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamada, Suriye’den gelenler kadar olmasa bile göç eden ‘hatırı sayılır’ bir kitlenin var olduğunu söyledi. Tüfekçi, “Özellikle Temmuz ayında ABD Başkanı Joe Biden’in ‘Amerikan güçlerini oradan çekiyorum’ açıklamasından sonra Taleban etkisiyle sınırlara yönelim artışı gözlendiğini belirtti.

Burçak Sel Tüfekçi ayrıca, “Aslında 2015’ten beri zaten Türkiye’nin siyasal belirsizliğinin üzerine denk gelen bir konu olduğu için endişe verici bir boyutta. Aslında bu hareketlilik, 2000’li yılların ortalarından beri var. Yoksul mahallelere yerleşeceklerini, garantisiz, sigortasız işlerde çalışacaklarını biliyoruz. Bu basamağın en altındakilerin birbirine girmesine kadar normal bir şey de yok” diyerek durumu özetliyor. İnsanların temel haklarına, sağlık ve eğitim haklarına kadar endişe verici bir sürecin yaşandığına dikkat çeken Tüfekçi, “Türkiye’nin gelen insanların ihtiyacını karşılayacak bir finansal kaynağının olmadığını da görüyoruz. Zaten var olan para buradaki insanların ihtiyaçlarını karşılayan bir para değildi. Durumun gerek ekonomik zorluklar gerekse sosyal tansiyon açısından oldukça endişe verici olduğunu değerlendiriyoruz. Siyasal partiler, topluluk önderleri hatta sivil toplum kuruluşları sahadaki bilgiyi paylaşmaları, spekülasyona mahal vermeden toplumsal kızıştırmaya mahal vermeden bir işbirliğine ihtiyaç var” dedi.

STÜDYO VOA

Adams soruşturmasında sorgulanacak yeni Türk işadamları var mı? – 30 Eylül
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG