BRÜKSEL —
Avrupa Birliği’yle müzakere sürecinde yaklaşık üç yıldır somut bir ilerleme sağlayamayan Türkiye, önüne engel koyan başkentlerden gelen olumlu sinyallerin ve haziranda yeni bir başlık açacak olmanın yarattığı ivmenin kalıcı olmasını sağlamaya çalışıyor. Bu çerçevede atılan son adımı Türkiye’nin şu ana kadar açmaya pek hevesli olmadığı "sosyal politika ve istihdam" başlığı için yapılan girişim oluşturdu.
Bu çerçevede Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış ile Çalışma ve Soysal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Brüksel'e "ikna çıkarması" yaptı. TÜRK-İŞ, HAK-İŞ, TİSK ve TOBB destekli heyetin amacı, üzerinde siyasi blokaj olmayan üç başlıktan biri olan "sosyal politika ve istihdam" başlığında ilerleme sağlamaktı.
Genelde çıkarları çatışan kanatları bir araya getirmesi nedeniyle bir ilk olan ve formatıyla Avrupa Birliği Komisyonu’nu etkilemeyi başaran heyetin ortak olarak verdiği "Başlığı açın" mesajının hayata geçirilmesinin önündeki en önemli engeli ise Türkiye'nin başlıkla ilgili açılış kriterlerini yerine getirememiş olması oluşturuyor.
Sorun özellikle Türkiye'deki sendikal hakların Avrupa Birliği ile Uluslararası Çalışma Örgütü'nün standartlarına tam uymamasından kaynaklanıyor. Son dönemde Türkiye'nin sosyal politika alanında attığı adımları takdir eden ve gelinen aşamanın önceki aşamayla kıyaslanmayacak düzeyde olduğunun hakkını teslim eden Avrupa Birliği, sendikal haklar konusunda Avrupa standartlarından hâlâ uzak olunduğu görüşünde.
Avrupa Birliği, belirlediği açılış kriterlerine tam uyum talep ederken Türkiye ise "belirlenen kriterlerin ancak kapanış kriteri olacak kadar sert" olduğu görüşünde. Kamu görevlilerinin grev hakkı, toplu görüşmeler konusundaki ikili baraj ve 30'dan az işçi çalıştıran işyerleriyle ilgili düzenlemeler Ankara ile Brüksel arasındaki sorunlu alanların başını çekiyor.
Belirlenen açılış kriterlerini değiştirme ya da standartları Türkiye’ye göre ayarlama lüksü bulunmayan Avrupa Birliği Komisyonu, Türk heyetinin formatından, istekliliğinden ve sonuç alma odaklı yaklaşımından memnun kalsa da görüşmede, "Türk yasal düzenlemelerinin Avrupa Birliği standartları ve açılış kriterleriyle daha uyumlu hale gelmesi için yakın işbirliği ve birlikte çalışma sözü" vermenin ötesine geçmedi.
Komisyon yetkilileri, "sosyal politika ve istihdam" başlığının hassas bir içeriğe sahip olduğunu ve mevcut ekonomik ortamda üye ülkelerin yanı sıra uluslararası sendika örgütlerinin de konuyu çok yakından ve dikkatli izlediklerini hatırlatıyorlar.
Komisyon, ihtiyatlı bir iyimserlikle hareket etme niyetinde olduğunu ortaya koyarken Türk tarafı oldukça umutlu. Bağış, "Cumhuriyet tarihinde ilk defa Avrupa Birliği müzakere sürecinde ilgili Komisyon üyeleriyle devletiyle, milletiyle, işçisiyle, işvereniyle hep birlikte tek yürek olarak karşılarına çıktık ve 19. faslın, sosyal politikalar ve istihdam faslının açılmasına yönelik son derece olumlu bir çalışma toplantısı gerçekleştirdik" dedi.
Çelik ise Türkiye'nin Brüksel'de ilk kez bu denli birlik ve bütünlük içinde meramını anlatmaya çalıştığını belirterek, "Bazı eksikliklerimizin olduğunu biz de biliyoruz ama Türkiye'nin şartları var. O şartlar çerçevesinde oluşan bir düzenlemeyi burada taraflarla bizzat birinci ağızdan anlattık" ifadelerini kullandı.
Avrupa Birliği'nin Türkiye'nin taleplerini karşılayıp karşılamayacağı önümüzdeki günlerde başlatılacak teknik çalışmaların sonunda netleşecek.
Bu çerçevede Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış ile Çalışma ve Soysal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Brüksel'e "ikna çıkarması" yaptı. TÜRK-İŞ, HAK-İŞ, TİSK ve TOBB destekli heyetin amacı, üzerinde siyasi blokaj olmayan üç başlıktan biri olan "sosyal politika ve istihdam" başlığında ilerleme sağlamaktı.
Genelde çıkarları çatışan kanatları bir araya getirmesi nedeniyle bir ilk olan ve formatıyla Avrupa Birliği Komisyonu’nu etkilemeyi başaran heyetin ortak olarak verdiği "Başlığı açın" mesajının hayata geçirilmesinin önündeki en önemli engeli ise Türkiye'nin başlıkla ilgili açılış kriterlerini yerine getirememiş olması oluşturuyor.
Sorun özellikle Türkiye'deki sendikal hakların Avrupa Birliği ile Uluslararası Çalışma Örgütü'nün standartlarına tam uymamasından kaynaklanıyor. Son dönemde Türkiye'nin sosyal politika alanında attığı adımları takdir eden ve gelinen aşamanın önceki aşamayla kıyaslanmayacak düzeyde olduğunun hakkını teslim eden Avrupa Birliği, sendikal haklar konusunda Avrupa standartlarından hâlâ uzak olunduğu görüşünde.
Avrupa Birliği, belirlediği açılış kriterlerine tam uyum talep ederken Türkiye ise "belirlenen kriterlerin ancak kapanış kriteri olacak kadar sert" olduğu görüşünde. Kamu görevlilerinin grev hakkı, toplu görüşmeler konusundaki ikili baraj ve 30'dan az işçi çalıştıran işyerleriyle ilgili düzenlemeler Ankara ile Brüksel arasındaki sorunlu alanların başını çekiyor.
Belirlenen açılış kriterlerini değiştirme ya da standartları Türkiye’ye göre ayarlama lüksü bulunmayan Avrupa Birliği Komisyonu, Türk heyetinin formatından, istekliliğinden ve sonuç alma odaklı yaklaşımından memnun kalsa da görüşmede, "Türk yasal düzenlemelerinin Avrupa Birliği standartları ve açılış kriterleriyle daha uyumlu hale gelmesi için yakın işbirliği ve birlikte çalışma sözü" vermenin ötesine geçmedi.
Komisyon yetkilileri, "sosyal politika ve istihdam" başlığının hassas bir içeriğe sahip olduğunu ve mevcut ekonomik ortamda üye ülkelerin yanı sıra uluslararası sendika örgütlerinin de konuyu çok yakından ve dikkatli izlediklerini hatırlatıyorlar.
Komisyon, ihtiyatlı bir iyimserlikle hareket etme niyetinde olduğunu ortaya koyarken Türk tarafı oldukça umutlu. Bağış, "Cumhuriyet tarihinde ilk defa Avrupa Birliği müzakere sürecinde ilgili Komisyon üyeleriyle devletiyle, milletiyle, işçisiyle, işvereniyle hep birlikte tek yürek olarak karşılarına çıktık ve 19. faslın, sosyal politikalar ve istihdam faslının açılmasına yönelik son derece olumlu bir çalışma toplantısı gerçekleştirdik" dedi.
Çelik ise Türkiye'nin Brüksel'de ilk kez bu denli birlik ve bütünlük içinde meramını anlatmaya çalıştığını belirterek, "Bazı eksikliklerimizin olduğunu biz de biliyoruz ama Türkiye'nin şartları var. O şartlar çerçevesinde oluşan bir düzenlemeyi burada taraflarla bizzat birinci ağızdan anlattık" ifadelerini kullandı.
Avrupa Birliği'nin Türkiye'nin taleplerini karşılayıp karşılamayacağı önümüzdeki günlerde başlatılacak teknik çalışmaların sonunda netleşecek.