Erişilebilirlik

195 Ülke İklim İçin ‘Evet’ Dedi


Fransa’nın başkenti Paris’te iki haftadır çetin pazarlıklara sahne olan Birleşmiş Milletler 21. Dünya İklim Zirvesi (COP 21) “iddialı bir uzlaşma” ile sonuçlandı. Konferansa katılan 195 ülke temsilcilerinin tümü, ilk kez, yeryüzündeki 7 milyar insanın hayatını ilgilendiren bir iklim anlaşmasına imza attılar. Anlaşmayla küresel ısınma hızının 2100 yılına kadar 2 santigrat derecenin altına çekilmesi, “olanaklı ise 1,5 dereceye indirgenmesi” kararlaştırıldı. Anlaşmanın detaylarını açıklayan COP 21 Başkanı, Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, “İklim konusunda insanlık tarihinin ilk evrensel anlaşmasına ulaştık. Adil, sürdürülebilir, dinamik, dengeli ve yasal olarak bağlayıcı bir anlaşmaya vardık” dedi.

Paris’te Bourget Havaalanı’nda 30 Kasım’da başlayan ve geceli gündüzlü müzakerelerle, bir gün de uzatılarak, 13 gün süren zirve sonunda İklim Anlaşması üzerinde uzlaşıldı. COP 21 Başkanı Fabius anlaşmayı 195 ülkenin imzaladığını duyurunca salonda herkes birbirine sarıldı ve kararı ayakta alkışladı. Anlaşmanın, Konferans’a katılan 195 ülkenin imzasına sunulmasından hemen önce, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon ve Dışişleri Bakanı Fabius ortak basın toplantısı düzenleyerek tüm ülkelerden metni imzalamalarını istediler. Uzun mesainin ardından varılan anlaşmanın detaylarını açıklayan Laurent Fabius’un, “Bu noktaya geleceğimizi bilmeden çalışmaya başladık” sözlerini yutkunarak söylediği duygulu giriş cümlesi salon tarafından uzun süre alkışlandı.

‘Adil bir anlaşma oldu’

Fabius, “Dengeli ve iddialı bir anlaşmaya vardık. Anlaşma metninde bizim bile ulaşacağımızdan şüphe duyduğumuz hedeflere ulaşmayı başardık. İklim adaletini, ülkeler arasındaki kapasite farkını gözeten bir metin oldu. Küresel ısınmanın 2 dereceye çekilmesi hedefi vardı. Bunu koruduk, yanı sıra 1,5’a çekilmesi konusunda uzun vadeli hedef de koyduk. Bu anlaşma evren için tarihi bir dönüm noktasıdır. Olabilecek en iyi dengeyi gözettik. Bunu imzalayan her ülke heyeti ülkesine başı dik ve önemli kazanımlarla dönecektir” dedi. Fabius, alınan kararların uygulanabilmesi için yoksul ve gelişmekte olan ülkelere 2020’den itibaren yapılacak yardım miktarı olan 100 milyar dolarlık finansmanın da anlaşmada yer aldığını kaydetti.

‘Evren için ilk evrensel anlaşma’

Anlaşma metninin katılımcı heyetlere dağıtılması öncesi heyetlere son kez çağrı yapan Cumhurbaşkanı Hollande da, “Anlaşma iddialı ve gerçekçi oldu. Tarih artık bugündür, gecikme ya da erteleme söz konusu olamaz. Gezegenimiz için şimdi karar verilmeli. Bütün dünya ulusları bu anlaşmayı imzalarsa, 12 Aralık 2015, sadece tarihi bir gün değil, insanlık için de büyük bir gün olur. Bu tarih, hayat mesajı veriyor. Bu anlaşma tüm katılımcılar tarafından imzalanırsa, iklim için, evrenimiz için, bütün dünyanın imza attığı ilk anlaşma olacak. Hepinizi bu büyük adıma davet ediyorum. Yaşasın gezegen, yaşasın insanlık, yaşasın hayat” diye konuştu. Ban Ki Moon da ülkeleri anlaşmayı imzalayarak tarihi bir karara imza atmaları çağrısında bulundu.

Tıkanıklık aşıldı, uzlaşma noktasında buluşuldu

İklim Konferansı’nın son üç gününde müzakereler geceli gündüzlü ve hayli sert geçti. Suudi Arabistan, küresel ısınmanın azaltılması için fosil yakıtlara getirilmek istenen sınırlara karşı çıktı. Hindistan ise ısınma ve sanayisinin büyük bölümünü karşıladığı karbon yakıtı bırakması durumunda mali destek konusunda inatçı bir tutum sergiledi. İklim değişikliğinden en büyük zararı gören ve her yıl sular altına kalan Pasifik ülkeleri de kendilerine koruma önlemleri alınması için finansal destek konusunda ısrar ettiler. Brezilya temiz enerjiye geçiş için finansal destek konusunda ısrar eden ülkeler arasında yer aldı. Güney ülkeleri, Amerika ve Çin gibi dünyayı en çok kirleten ülkelerin “ellerini ceplerine atmasını” istediler. Paris’te üçgün ve gece boyunca süren müzakerelerde cumartesi sabahına gelindiğinde hala uzlaşma sağlanamadı. Bunu gören Fransa Dışişleri Bakanı Fabius ve BM temsilcileri cumartesi sabahı, tarafların hassasiyetlerini gözeten bir uzlaşma metniyle geldiler. Ufak değişikliklerle anlaşma sağlandı ve aynı akşam Laurent Fabius, 195 ülkenin tümünün anlaşmaya imza attığını duyurdu.

Anlaşma ne getiriyor?

Anlaşmayla küresel ısınma hızının 2100 yılına kadar 2 santigrat derecenin altına çekilmesi, “olanaklı ise 1,5 dereceye indirgenmesi” kararı metne yazıldı. Ayrıca iklim adaletinin sağlanması için zengin kuzey ülkelerinin yoksul ya da gelişmekte olan güney ülkelerine destek sağlaması için, 2020 yılından itibaren her yıl 100 milyar dolarlık finansman sağlanması da imza altına alındı. Bu miktar 2025 yılından sonra yeniden gözden geçirilecek, gerekirse artırılacak. Anlaşmayla ilk kez, uymayan ülkelere yasal yaptırım ve ceza da öngörüldü. Her ülke, 2023 yılında yapılacak ilk değerlendirmelerin ardından, beşer senelik dönemler sonunda taahhütlerini yeniden gözden geçirebilecek. Ancak çevre örgütlerinin ısrarla istediği, “İklimsel değişikliklerden zarar gören yoksul ülkelerin dünyayı en çok kirleten zengin ülkelerden tazminat talep edebilmesi” ilkesi anlaşmada yer almadı. Çevre örgütleri şimdiden bu maddenin önümüzdeki konferansta kabul edilmesi için mücadele edeceklerini duyurdu.

‘İnsanlık için dönüm noktası’

Anlaşmanın kabul edildiğinin duyurulmasının ardından söz alan ülkeler Fransa’yı ve katılımcı heyetleri “bu başarıdan” ötürü kutladılar. Sonuçta İklim anlaşması sorunları derhal çözme yoluna koymayacak. Ancak bütün dünyayı “yüzde yüz temiz enerjiye geçme iddiası” etrafında toplamayı başardığı için tarihi önem taşıyor. Üstelik çözüm için gerçek bir yol haritası ve iddialı taahhütler öngörüyor. Çevre örgütü Avaaz da metnin her ne kadar eksikleri olsa da “insanlık için dönüm noktası olduğunu ve yüzde yüz temiz enerjiye geçişin yolunu açtığını” dile getirdi.

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Paris'teki konferans sırasında konuştuğu eski Başkan Yardımcısı Al Gore'la
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Paris'teki konferans sırasında konuştuğu eski Başkan Yardımcısı Al Gore'la

Kerry: ‘Herkes mükemmel olmadığını biliyor’

Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry de son müzakerelere katıldı. Kerry, Fransa’yı bu diplomatik başarısından ötürü kutlayarak, “Burada herkes olağanüstü bir çalışma sergiledi. Anlaşmada kimilerine ters gelen noktalar olacaktır. Herkes bu anlaşmanın mükemmel olmadığını biliyor. Başka türlü olsaydı zaten iyi bir anlaşma olmazdı. Burada önemli olan anlaşmanın gereklerini nasıl uygulamaya koyacağımız. Bu çok önemli bir zafer, olağanüstü bir çalışma. Fransa, Paris saldırılarının ardından dik durdu ve uluslararası toplumu harekete geçirmeyi başararak tüm dünyaya örnek bir çalışma sergiledi” diye konuştu.

Anlaşma metni önce BM organlarından, ardından da ülkelerin yasalarına göre ülke parlamentolarından geçtikten sonra yürürlüğe girecek. Tüm uzmanlar, uygulama konusunda ortak noktada buluşuyor: “Anlaşma metni umut verici ama aslolan nasıl uygulamaya geçirileceği.”

XS
SM
MD
LG