Erişilebilirlik

AB'den Gazze için barış planı


Avrupa Birliği Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, bu hafta İsrail, Filistin Yönetimi ve Arap ülkelerini kapsayan bir Ortadoğu gezisine çıkacak.
Avrupa Birliği Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, bu hafta İsrail, Filistin Yönetimi ve Arap ülkelerini kapsayan bir Ortadoğu gezisine çıkacak.

Avrupa Birliği Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, savaş sonrasında Gazze için bir çözüm planı hazırladıklarını belirterek, bu hafta İsrail, Filistin Yönetimi ve Arap ülkelerini kapsayan bir Ortadoğu gezisine çıkacağını açıkladı.

Josep Borrell, Gazze Şeridi'nin topraklarını daraltma veya bazı kısımlarını işgal etme girişimlerinin Avrupa Birliği açısından kabul edilemez olduğunu vurguladı. Borrell, “Gazzeliler’in yerleşim bölgesinin dışına yerleştirilmesine şiddetle karşı çıkıyoruz. Bu onların haklarını ihlal ediyor ve bölgenin istikrarına tehdit oluşturuyor” dedi.

Borrell, uluslararası toplumun, İsrailliler ile Filistinliler arasında uzun süredir devam eden çatışmaya kalıcı bir çözüm bulma konusunda "siyasi ve ahlaki açıdan" başarısız olduğunu ve artık iki devletli bir çözüm bulma çabalarını iki katına çıkarmanın zamanının geldiğini söyledi.

Hamas’ın İsrail’e düzenlediği saldırının ardından, İsrail’in haftalardır bombaladığı Gazze’de insani durum, Avrupa’da tepki çekmeye devam ediyor. Gazze’deki tüm hastanelerin çalışamaz duruma gelmesi ve ağır sivil kayıpların yaşanması Avrupa Birliği içinde yoğun tartışmalara yol açıyor.

Bir taraftan savaşa karşı sokak gösterileri artarken, diğer taraftan da hükümetler “derhal insani ateşkes ilan edilmesi için” seslerini yükseltmeye başladı. Brüksel’de toplanan Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları, Gazze’deki insani durumun yanısıra, ateşkes ilanı ve savaşın durmasının ardından “Gazze’nin nasıl yönetilmesi gerektiğini içeren orta ve uzun vadeli bir barış planını” tartıştı.

Toplantı girişinde söz alan insani yardımdan sorumlu AB Komiseri Janez Lenarcic, İsrail’i Hamas ile savaşına “insani bir mola” vermeye çağırdı. Lenarcic, “Bir an evvel insani bir mola tanımlanmalı ve uygulanmalı. Bu molalar gerçek mola olmalı. Önceden açıklanmalı ve açıkça tanımı yapılmalı. Bu tanım bugüne kadar yapılmadı. Bir an önce Gazze’ye yakıt ulaştırılmalı, yakıt yokluğu nedeniyle Gazze’deki hastanelerin yarısı işlemez durumda” dedi.

AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell de, özellikle hastanelere yakıt ulaştırılması için derhal insani molaların verilmesi gerektiğini dile getirdi. Fransa Dışişleri Bakanı Catherine Colonna da, “Bu molalar derhal ve uzun süreli olmalı. Hamas’ın işlediği terör suçunun bedelini Gazze halkı ödememeli” diye konuştu.

Görevi sona erdiği için son kez AB toplantısına katılan Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn, “Hastaneler savaş alanı olmamalı. Yoğun bakımdaki hastaların hiçbir hayatta kalma şansı yok. Dünya Sağlık Örgütü ve Sınır Tanımayan Doktorlar örgütlerini dinlemek lazım. Oksijen yok, su yok, ilaç yok, bu ne demek, bu insanlar ölecek” dedi.

Ancak pek çok Avrupa ülkesi “insani molalardan” daha ileriye giderek, bir an önce topyekün ateşkes ilan edilmesini istiyor. Belçika Dışişleri Bakanı Hahja Lahbib, “Gazze’de tanık olduğumuz acının boyutu tolere edilemez. Derhal insani bir ateşkes ilan edilmeli” dedi.

AB’den çifte mesaj

AB yönetimi Pazar günü hem Hamas’a hem de İsrail yönetimine dönük, çift mesaj içeren bir açıklama yayınladı. AB yönetimi bir taraftan Hamas’ın sivilleri ve hastaneleri canlı kalkan olarak kullanmasını kınarken, İsrail’den de sivillerin korunmasına ilişkin azami çaba göstermesini istedi.

AB diplomasisinin şefi Josep Borrell, toplantı girişinde, "İsrail’den sivillerin kurtarılması için büyük bir çaba göstermesini istiyoruz. Aynı zamanda, Hamas’ın hastaneleri ve sivilleri canlı kalkan olarak kullanmasını kınıyoruz. Ayrıca, bombardımanlarda ağır tahrip gören hastanelerin korkunç durumu konusundaki endişelerimizi de dile getirmek istiyoruz" dedi.

Josep Borrell, bu hafta Ortadoğu turuna çıkacağını, "ateşkesin sağlanması ve kalıcı barış için iki devletli çözüm için İsrail ve Filistin yönetimlerinden başlayarak, bölgede kilit rol oynayan Ürdün, Bahreyn, Suudi Arabistan ve Katar’a da gideceğini belirtti.

AB'de Gazze bölünmesi derinleşiyor
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:47 0:00

AB’de derinleşen bölünme

AB Dışişleri Bakanları arasında, çatışmaların başından bu yana yaşanan görüş ayrılıkları da devam ediyor. İspanya başta olmak üzere Belçika, Fransa, İrlanda gibi ülkeler derhal insani yardımların ulaşabilmesi için “insani ateşkes” çağrısı yapıyorlar. Almanya ve bir grup Orta Avrupa ülkesi ise ateşkese kadar gitmeyi desteklemiyor.

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Almanya’nın bu duruşunu açık bir şekilde ifade ederek, “Masum çocukların, insanların, kadınların, annelerin, ailelerin sadece çok acı çekmekle kalmayıp aynı zamanda öldüğü bu korkunç durumda ateşkes baskısını anlıyorum. Ancak bu talep insanların güvenliğini ve barışı gerçekten garanti altına almak için yeterli değil” dedi.

AB Gazze’ye insani yardım göndermeyi sürdürüyor
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:01:00 0:00

Borrell’den Gazze’ye barış planı

Toplantının ardından açıklama yapan Josep Borrell, bugün İsrail ile Hamas arasındaki savaştan sonra Gazze'nin nasıl yönetilmesi gerektiğine ilişkin öneriler içeren bir planı ilk kez dışişleri bakanlarına sunarak tartışmaya açtı.

Ortadoğu ziyareti kapsamında Filistin Yönetimi, İsrail, Ürdün, Bahreyn, Suudi Arabistan ve Katar’da savaş sonrası Gazze’nin yönetimi konusunu ve insani yardımı ele alacağını belirten Borrell, konuyu ABD ve Arap ülkeleriyle de konuşmak istediklerini söyledi. Gazze Şeridi’ne yönelik "ertesi gün" için bir çözüm geliştirilmesine acilen ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Borrell, "ABD ve Arap devletleriyle işbirliği içinde bu konu üzerinde derhal çalışmamız gerekiyor" dedi.

Arap ülkelerini gelecekteki Filistin yönetiminde daha büyük bir rol oynamaya çağıran İspanyol politikacı, “Bugün çatışmalar tüm şiddetiyle devam ederken bile, savaştan sonra ne olacağını düşünmek hayati önem taşıyor” diye konuştu.

Barış planında 3 “evet”, 3 “hayır”

Borrell, toplantı sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, Gazze’de orta ve uzun vadeli çözüm önerileri planında üç unsura “hayır” ve diğer üç unsura “evet” dediklerini söyledi. Borrell, “kırmızı çizgi” olarak tanımlanabilecek, “Filistinliler’in Gazze'den zorla çıkarılmasına, İsrail ordusunun kalıcı olarak yeniden Gazze’yi işgaline veya Gazze'nin boyutunda herhangi bir değişikliğe ve Hamas'ın geri dönüşüne ‘hayır’ diyeceklerini” belirtti. Borrell, Avrupa Birliği’nin, “Filistin Yönetimi’nin birliğini, sürdürülebilir bir barış sürecinin temel unsuru olarak değerlendirerek desteklediğinin” altını çizdi.

“Evet” dedikleri konuları da sıralayan Borrell, “Batı Şeria'yı yöneten mevcut Filistin Yönetimi’nin güçlendirilmiş bir versiyonu olabilecek, BM Güvenlik Konseyi tarafından tanımlanacak ve karara bağlanacak bir meşruiyete sahip bir ‘Filistin otoritesi’ olmalıdır dedi. Borrell, Arap ülkelerinin bu Filistin Yönetimi’ni destekleme konusunda daha güçlü bir şekilde yer alması gerektiğini ve AB'nin de bölgede, özellikle de bir Filistin devletinin inşasında daha fazla yer alması gerektiğini söyledi.

Borrell, “Arap devletlerinin güçlü taahhüdü olmadan hiçbir çözüm olmayacak ve bu da parayla sınırlı kalamaz. Fiziksel bir yeniden yapılanma için sadece para ödeyemezler. Filistin devletinin inşasına siyasi katkının olması gerekiyor" diye konuştu.

“Sorunun çözümünü Amerika’ya devrettik”

AB, mevcut krizde önemli bir diplomatik oyuncu olmasa da, özellikle Filistinliler’e yapılan en büyük yardım bağışçısı olarak bölgede bir etkiye sahip.

Bu konuda da açıklama yapan Borrell, “Sorunun çözümü için çok uzaktaydık. Bu sorunun çözümünü ABD'ye devrettik. Ancak Avrupa'nın daha fazla müdahil olması gerekiyor. Şimdi AB'nin daha fazla müdahil olması gerekiyor çünkü bir çözüm bulamazsak nesilden nesile ve cenazeden cenazeye sürekli bir şiddet döngüsü yaşayacağız" dedi.

Netenyahu’nun açıklamaları şüphe mi uyandırdı?

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun dün, Filistin Yönetimi'nin mevcut haliyle kıyı şeridinin sorumluluğunu üstlenmemesi gerektiğini söyleyerek Gazze Şeridi'nin geleceği hakkında şüphe uyandırdığı yorumları yapılıyor.

Bu açıklamanın ardından, Ürdün devlet medyası, Kral Abdullah’ın, İsrail'in “Gazze'nin bazı kısımlarını işgal etme veya bölgede güvenlik bölgeleri oluşturma yönündeki her türlü planını reddettiğini” yazdı. Kral’ın tüm temaslarında sorunun “güvenlik ve askeri yöntemlerle” çözülemeyeceğini, savaşla yıkılan Gazze bölgesinin İsrail tarafından diğer Filistin topraklarından ayrılmaması gerektiğini söylediği belirtildi.

Forum

XS
SM
MD
LG