Son olarak Medipol Başakşehir forması giyen Mesut Özil‘in futbolu bıraktığını açıklaması Almanya’da büyük yankı buldu. Özellikle Alman Milli Takımı’nda oynadığı futbolla dünya çapında tanınan bir isim olan Özel, Almanya’nın 2014’de Dünya Şampiyonu olmasında önemli bir rol üstlenmişti.
Ancak 2018’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile çektirdiği bir fotoğraf sonrasında, Alman futbol dünyasında adeta "istenmeyen adam" ilan edildi ve Alman millilerin Dünya Kupası’ndan erken elenmelerinin de sorumlusu olarak görüldü.
Kariyerinin sonunu Türkiye’de getiren Özil, bugün sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla futbola veda ettiğini açıkladı.
Kariyeri boyunca Werder Bremen, Real Madrid, Arsenal ve Fenerbahçe gibi takımların formasını giyen 34 yaşındaki Özil, "Uzun süren düşüncelerin ardından futbolu bıraktığımı açıklıyorum. 17 yıl boyunca profesyonel futbolcu olmak bir ayrıcalıktı. Bu fırsat için kendimi minnettar hissediyorum. Ancak, geçtiğimiz haftalarda ve aylarda uzun süreli sakatlıklar yaşadım. Futbolu bırakmamın zamanının geldiğini hissettim. Bu muhteşem yolculuk birçok unutulmaz an ve duygular ile dolu. Schalke 04'e, Werder Bremen'e, Real Madrid'e, Arsenal'e, Fenerbahçe'ye, Başakşehir'e, bu süreçte bana destek veren teknik direktörlerime ve takım arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Aileme ve yakın arkadaşlarıma ise özel bir teşekkür etmek istiyorum. İyi ve kötü günde kariyerimin ilk gününden itibaren bana çok fazla destek verdiler. Şu anda güzel ailemle birlikte birlikte önüme bakıyorum." ifadelerini kullandı.
Harika yetenekten istenmeyen adama…
Almanya'ya 1970'li yıllarda göç eden işçi bir ailenin çocuğu olarak 1988'de Gelsenkirchen kentinde dünyaya gelen Mesut Özil, Gelsenkirchen'de doğdu.
Futbola 7 yaşında başladıktan sonra, 2006 yılında doğduğu şehrin takımı Schalke 04'e transfer olan ve 18 yaşında Bundesliga‘da profesyonel futbol kariyerine başlayan Özil, 2008 yılında bir başka Bundesliga ekibi Werder Bremen'e transfer oldu.
2009 yılında Avrupa 21 Yaş Altı Futbol Şampiyonası'nı kazanan Almanya'nın yıldızı olan Mesut Özil, 2010‘da Alman A Milli Takım'a davet edildi. O dönemde "Kendimi bir Alman gibi hissediyorum" diyerek tercihini Almanya’dan yana kullanan Özil, 2010 Dünya Kupası'nda gösterdiği performans ile futbol dünyasının tanıdığı ve hayran olduğu bir oyuncu haline geldi. A
lman futbolunun efsanevi isimlerinden biri olan Rudi Völler, Özil’i "Pele, Maradona ve Cruyff gibi yetenek" olarak tanımladı. Bu arada 2010'da Almanya'nın Türkiye'yi 3-0 yendiği maçta attığı gole sevinmemesi hafızalarda kaldı.
Mesut Özil, kupadan kısa bir süre sonra efsanevi teknik direktör José Mourinho'nun ısrarı üzerine Real Madrid'e transfer oldu. 2013 yazında Premier League takımlarından Arsenal'in kulüp tarihinde bir oyuncu için ödediği en yüksek bonservis bedeli olan 42,5 milyon pound karşılığında bu takıma geçen Mesut Özil’in kariyerindeki doruk noktalarından biri, 2014 Dünya Kupası’ydı.
Ofansif bir orta saha oyuncusu olarak yaptığı asistlerle Alman Milli Futbol Takımı’nın şampiyon olmasında en önemli rollerden birini üstlendi. Mesut Özil, bunu izleyen yıllarda da Alman millilerin vazgeçilmez ismi olarak kaldı.
Ancak Özil'in 2018 Mayıs ayında Manchester City'de oynayan İlkay Gündoğan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la çektirdiği fotoğraf, Alman Futbol Federasyonu, siyasetçiler ve taraftarlar tarafından eleştirildi. Dönemin Alman futbol sorumluları, Özil’in Erdoğan'ı Londra'da ziyaret ederek ona forma vermesini ve fotoraf çektirmesini "Erdoğan’ın seçim kampanyası manipülasyonu" olarak niteledi.
Özil ise, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile sadece futbol konuştuklarını söyledi. Dönemin Yeşiller Partisi Eş Genel Başkanı Cem Özdemir de Mesut Özil'in Cumhurbaşkanı Erdoğan ile fotoğraf çektirmesini yanlış bulduğunu, açıklamasının da ikna edici olmadığını söyledi.
Başka siaysetçiler de Özil’i Almanya'nın demokratik değerlerine bağlı olmadığı ya da Almanların temel değerlerini hiçe saydığı şeklinde suçlamalarla karşı karşıya bıraktılar.
Alman Milli Takım'ının beklenmedik şekilde ilk turda Dünya Kupası'ndan elenmesi sonrası Mesut Özil’e yönelik eleştiriler hakaret düzeyine ulaştı. Yıldız futbolcu, kupanın ardından birkaç hafta sonra sosyal medya hesabından yaptığı uzun bir açıklama ile artık Almanya Milli Takımı'nın formasını giymeyeceğini açıkladı ve "Bana ırkçılık ve saygısızlık yapıldığı hissindeyim" dedi.
92 kez Almanya Milli Takımı'nda forma giyen, bu maçlarda 23 kez fileleri havalandıran Mesut Özil’le bir araya gelen Cumhurbaşkanı Frank-Walter
Steinmeier de kararından döndüremedi. Özil’in "ırkçılık" suçlaması sonrasında, Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli göçmenler de sosyal medya üzerinden kendi yaşadıkları ırkçı ve dışlayıcı olayları gündeme getirdiler.
Hayal Kırıklıkları İle Son Bulan Bir Futbolculuk
Türkçe'ye de çevrilen "Futbolun Büyüsü" adlı kitapta hayat hikayesini anlatan Mesut Özil‘in, 2020-2021 sezonunun devre arasında Fenerbahçe‘ye katılması, hem Türkiye'de hem de dünyada büyük ses getirdi. Ancak formsuz görüntüsü ve istikrarsızlığı nedeniyle bekleneni veremeyen Özil, geçen yıl Başakşehir’e transfer olmuştu. Bu takımda da hazal kırıklığı yaratan Özil, bu sezon Süper Lig'de 4 maçta sadece 70 dakika süre alabildi.
Mesut Özil, uluslararası arenada son olarak geçen aralık ayında Katar’da düzenlenen Dünya Futbol Şampiyonası’nda akıllara geldi. Katar'da düzenlenen dev turnuvada İspanya ile Almanya'nın karşı karşıya kaldığı mücadelede çok sayıda taraftar Mesut Özil fotoğraflı maske takarak, Almanya Milli Takımı'na tepki gösterdi. İlk yapılan yorumlarda, Alman futbol sorumlularının Özil’i dışlamasına yönelik bir eylem olduğu öne sürüldü. Ancak protestonun ana nedenin, Alman Milli Takımı'nın Japonya ile oynanan müsabakada LGBTQ haklarını gündeme getirmek için "OneLove" olarak tanınan pazubenti takmasına izin verilmemesi nedeniyle organizasyonu eleştirmesine tepki olduğu ve Katarlı seyircilerin Özil’e yönelik ayrımcılığı bu şekilde hatırlattığı anlaşıldı.
