Erişilebilirlik

'Obama’nın Gözünde Erdoğan İmajı Negatif'


'Obama’nın Gözünde Erdoğan İmajı Negatif'
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:11:04 0:00
Amerika’nın önde gelen düşünce kuruluşlarından Brookings Enstitüsü uzmanlarından Ömer Taşpınar, IŞİD terör örgütünün ilerlemesiyle başlayan ve Irak’ta son günlerde artan şiddet olaylarını Amerika’nın Sesi’ne değerlendirdi.

Suriye’den Irak’a yayılan şiddet eylemleri tüm dünyanın dikkatini tek bir örgüte, endilerine Irak Şam İslam Devleti diyen IŞİD terör örgütüne çevirdi. Peki bu noktaya nasıl gelindi?

“Irak’ta yaşananlar Amerika için utanç verici”

“Bence Türkiye IŞİD’in Irak ve Suriye’de potansiyel olarak yapacaklarını iyi hesaplamadı. Türkiye bir süredir Suriye nedeniyle mezhep dayanışması içinde. Tabii ki gönlünden geçen daha ılımlı İslam’ı desteklemekti. Amerika’yı da ikna edemedi. Amerika’nın da başarısızlığı var. Amerika açısından utanç verici Irak’ta yaşananlar. Türkiye’de Kürt sorunu açısından önemli. PYD ile savaşan IŞİD gerillalarına Türkiye’nin uzun süre üstü kapalı destek verdiği konusunda Batı’da bir izlenim oluştu. Sınırından geçen cihadist unsurlar konusunda Türkiye’nin yeterince aktif bir politika izlemediği, Batılı kaynaklarca hep söylendi. Şu aşamada Türkiye hata yaptığını fark etmeye başladı. Düşmanımın düşmanı dostumdur diye. IŞİD’in kendisine yapabileceklerini daha iyi görmüş oldu. Türkiye’nin buradan çıkaracağı ders artık Maliki’yi ekarte etmek yerine mezhepsel açıdan Sünniler’e yakın hissetmek yerine. Zira aksi takdirde İŞİD’le arasında bağlantı varmış gibi izlenim oluşuyor. Bu izlenim bir an evvel Türkiye gidermeli. Zaten yaptıkları gösteriyor ki IŞİD Türkiye’nin dostu değil.”

“Irak’ta iç savaşı Maliki’nin tavrı önler”

Bölge uzmanları, IŞİD’in Bağdat ve Şii kontrolundaki diğer kentlere girme konusunda kuzeydeki kadar başarılı olamayacağı yorumu yapıyor. Brookings uzmanı Ömer Taşpınar da bu görüşe katılıyor: “Bağdat’ta çok ciddi Şii unsurlar var. Şu ana kadar aldıkları yerler daha çok Sünni bölgeler. Güneye indikçe zorlaşacaktır işi IŞİD’in. Maliki’nin Sünniler’i kucaklayıcı mesajlar vermesi ve yeni hükümet kurulacaksa, Sünni isimlere de yer vermesi gerekecektir. Aksi takdirde kitlesel bir iç savaşa doğru gidiyor Irak.”

“PYD ile de görüşülmeli”

Ulusal Savunma Üniversitesi’nde ders de veren Ömer Taşpınar, Türkiye’nin, güneyinde oluşan yeni durumu, kendi lehine çevirebileceğini savunuyor: “Aslında zor bir dönem bekliyor Türkiye’yi. Güneyde, iki ülkede de komşusu Kürt yönetimleri. Bu noktada Türkiye’nin Kürt politikasında revizyonlar yapması gerekebilir. Barış sürecini etkileyebilir Kuzey Irak’la ilişkiler. Nasıl Abdullah Öcalan’la görüşülüyor, orası ile de konuşulması gerekiyor. Aksi takdirde Türkiye’nin güneyinde çok daha radikal oluşumlar olacaktır. Şu anda Türkiye’nin Kürtlerle iyi geçiniyor olması bir şans aslında.”

“Amerika’nın yapabilecekleri sınırlı”

Taşpınar, Irak ve Suriye’den yansıyan tüm bu karmaşık tablo karşısında Amerika’nın yapabileceklerinin ise sınırlı olduğunu belirtiyor: ”Amerika’nın şu aşamada istihbarat paylaşımı ve askeri yardım, kendi diplomatlarını korumak dışında bir askeri operasyonu olmayacak. Obama yönetimi şu anda Maliki üzerinde siyasi süreci güçlendirmesi için bir baskı kuruyor. Obama açısından şu aşamada çözüm sadece daha fazla diplomasi, biraz daha askeri destek ve istihbarat desteği.”

“Erdoğan, Washington’da Putin, Berlusconi ve Chavez’e benzetiliyor”

Ömer Taşpınar, Washington’da Başbakan Erdoğan’ın imajının değiştiğini, Amerika’nın daha olumsuz bir değerlendirme içine girdiğini de söylüyor: “Obama’nın gözünde Erdoğan’ın imajı oldukça negatifleşti. Gerek içerdeki demokratikleşmeyle ilgili sorunlar, gerek Gezi sürecinde ve sonrasında anti Amerikan söylem, Amerikan büyükelçisine karşı kullanılan dil, bütün bunlar Obama’yı zorladı. İsrail’le normalleşmenin bu kadar gecikmesi de.

Erdoğan’ın Washington’da imajı, eski, bundan üç yıl önceki Erdoğan gibi değil. Hatta birçok insan Erdoğan’ı üç lidere benzetmeye başladı. Putin, hep duyduğumuz, Berlusconi, çünkü yolsuzluklar ve biraz da Chavez. Bu üçü arasında bir isim olarak görülüyor. Dolayısıyla Amerika Başkanı açısından aynı kare içinde görünmek çok da mantıklı gelmiyor Obama’ya.”
  • 16x9 Image

    Mehtap Çolak Yılmaz

    Mehtap Çolak Yılmaz, 1997 yılında Star Haber’de başladığı televizyon haberciliğine, 2000 yılında ATV Haber’le devam etti. Avrupa ve Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın birçok bölgesinde haber takip etti, söyleşiler ve canlı yayınlar yaptı. 2003 yılında iki ay boyunca Irak’ın işgalini Bağdat ve Kuzey Irak’tan takip etti. 2005 yılında  ATV Haber Washington Temsilcisi olarak mesleğine Amerika’da devam eden Yılmaz, 2012 yılından bu yana da Amerika’nın Sesi’nde çalışıyor.

STÜDYO VOA

Adams soruşturmasında sorgulanacak yeni Türk işadamları var mı? – 30 Eylül
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG